23
Yorum
35
Beğeni
4,9
Puan
2626
Okunma

Şimdi dokunsam sana
köşelerinde bir kuytuda uykuya dalsam kızımla
ne döşek isterim ne yastık
saçlarını tarasak güneşin
Haydi, uçur duygularımı takıp eteklerine
bizi de al gökyüzüne
Kızar mı ellerini tutan küçük kızım
bulutlardan kapı açıp Sen i içine çeksek
geçer mi çocukluğumun yarası
Beni de sevindirir misin ardından baksak
.../
Sen benim özlemimsin
kızımın nazlı mavi uçurtması
sar kanadınla taze baharı
bulutlar dağılmasın
küstürmesinler sakın rüzgarı
öyle yalın ayak başı kabak
aldırmadan aç karnıma hep seni isterdim ben
Hiç çocuk oldun mu
öptüler mi yüreğinden
:)
Biliyor musun
Benim annem hep ağladı ben küçükken
O’na ne Sen’den bahsedebildim
ne arkadaşımın ağlayan bebeğinden
daha fazlası olmadı
evimizin alın teriyle karılmış baba ekmeğinden
Neşenin ne olduğunu, ilk kez bugün anladım
tutunca dünyayı tarayan ipini masumca kızım
dokuz yaşlarında çocukluğumu aradım
o elini tuttu , gülüşlerini izlerken ,
ben için için ağladım ...
Kuyruğun sarkınırdı mağrurca yer yüzüne
hep ardından bakardım
ne zaman dokunsan tellere
kapar gözümü ona kadar sayardım , sana yollar açardım
Şimdi otuz yaşındayım , geri dönmek ne mümkün
elini tutan, benim kızım
gökyüzüne hayallerini ilmek ilmek ördüğün
yırt istediğin yerinden patiskasını
ben sararım açılan her bir bulut yarasını
Titredi içimde hatıran
yine doldu gözlerim,
çocuklar, seninle dünyayı kucaklarken
nasıl da alırdın benden beni
Neden ağladığımı kimse sormaz
sen uzaklaştıkça
çocuk kalbimde kıyametler kopardı
arkadaşların uçurtmalarını
hep babaları yapardı
Büyüdük, ne yapalım
uçarken sen nazlı nazlı
zamanda aktı gitti avuçlarımızdan
ipin yeterse şimdi beni de al götür
el sallarız anneme , çocukluğumdan ...
Gülşah Gayret
Tekirdağ
_
5.0
97% (28)
3.0
3% (1)