3
Yorum
6
Beğeni
5,0
Puan
1751
Okunma

Aynalarda dudakları kanardı
Rüzgar ıslığıyla saçlarını tarardı
Gül kokusu serpilmişse semaya
Her şey kıvamında her söz karardı
Kimi zaman gülerdi
Kar beyaz köpüklenirdi şelaleler
Kahkahaları çınladıkça semada
Has bahçede halaya dururdu çiçekler
Ve güllere nağmeye başlardı bülbüller
Ay çıkmamışsa geceye
Yıldızlar tutuşmamışsa eteğinden
Mütemadiyen ağlardı
Ne varsa nefes alan
Dervişane tevekkülle susardı
Ve birikmişse hançeresinde çelikten sözler
Yürekleri deşer aşk otağını kana bulardı
Susardı çoğu vakit rüzgar çıktığında
Kirpiklerini eğer ötelere dalardı
Savrulurdu kuru yaprak misali
Derunundaki fırtına dindiğinde
Tutunacak kavim bir dal arardı
Aşikar yüreklerden uzak
Yasak bir sevdanın tutsağıydı
Hep bu yüzden işte tam bu sebepten
Korkardı
En sevgilinin bırakıp gitmesinden
İsli bir kalbe itilmesinden
Can suyunun kurumasından can evinden vurulmasından
İlla bir başına yapayalnız kalmaktan
Korkardı
Korkardı ve korktukça mütemadiyen ağlardı
Umudunu kaybettiğinde
Şakıması kesilir, susardı
Sustukça dudakları kanardı
Kan tutardı,ağlardı…
5.0
100% (5)