1
Yorum
6
Beğeni
0,0
Puan
888
Okunma
denizin öfkesi çaresizliğinden değil
içine dalınca görebildiğin bir kırmızı varmış diyorlar
yere düştüğün kalabalığın ayak deseni
dizlerine kadar görebildiğin gri paçalar
ve habersiz yara alan biri için ambulans geçiyor
flamalar eski bir kutlamadan kalan dilek bayramı
bir kaç göz ağacın arkasında derin güneş kesikleriyle
üstlerine yayılan acıyı soğutuyor
el ve kanat arasındaki mesafe sır heyecanıyla patlayan gerçek
artık yüzümüzü bir başka göreceğiz
uykuya sızan sessizliğin devasa sonsuzluğunda
dokularını düzeltmek için gelmiş o çareye
iyi ve ağır kokularını sordukça kan ter içinde
alnının boncuk suyunda cıvıldayan kuş seslerini soruyorum sarılarak
çocukluğumdan bahsedip başımı okşuyor
sokak oyunu yaşı sadece
kısacık düşünülmüş bir hayalin derin tınısından başka bir şey değil
öyle olmasaydı bileklerini kesen
kendini asan
dip sularda uyuklayan biri olarak bir adım daha gidemezdim
hem mavi daha uzun sürüyor yaşadığını sanınca
en mutlu yerinden tutup beyaz bir kağıdı katlıyorsun
üfleyerek yazılmış bir sevginin dönen başı
bir kaldırım masalı oluyor sevince.