6
Yorum
35
Beğeni
5,0
Puan
2898
Okunma

çatal ağızlar zehir damlatan zulüm
ellerin vebali sürülmüş yüzlere
toprağa yatırılmış beyaz papatyalar
şah damarlara dayanmaz kılıç
alnımızda melal çiçekleri
kalmadı sendeleyen yüreklerin sersem mecali...
vurma sararan yanımızdan vurma
ötelenmiş düşlerin ardına düş(ür)me
atma harına cehennemin
karabasan olup yağma uykulu düşlere
budama s/aklımızda saklı kalmış masumiyeti
harmanlama akıl oyunlarıyla erincimizi
bilirim
gölge düşmez tövbe duvarlarına
karaborsa zaten nerde bir güzel varsa
s a k ı n
vebalı ellerle sınama semavî duaları
sırtımızda çıban olduğun yeter
sönmesin dergâhımın mistik çerağı
sar(s)masın u’mutları kefenler hiç
gökkuşağı ateş-i kor sırat gibi
gökyüzüne set kurduğunuz yeter
kanamasın ellerin nasırları
anaların yazmasında gülsün çocuklar
vurmasın desiseli kurşunlar
gülleri, gülüşleri
gamzeli yanakları
masmavi gök kubbeye d’ar gelmesin yedi renk
dokunma emperyal gülüşünle artık
ki gülüşünle kül olduğumuz yeter
siz ki zalimin elinde zulüm
biz ki tufan olur yıkarız o mah-ı devranı
korkma çocuk, kaygı duyma
ateş olur eritiriz yine o dağları
varsın zaman karanlık gece olsun ne çıkar
zifiri karanlığın darında har olur, yakarız deniz fenerlerini
aşkın bağı harman yeri nasıl olsa
ki harımız nar çiçekleri…
varsın zaman karanlık olsun ne çıkar
biz yine gölge bulur
güneşle çiçek açar
yıldız tozları dökeriz düşlerimize
varsın gece karanlık olsun
ne çıkar
…
Resim- tasarım ve şiir :
- nitera-
5.0
100% (27)