1
Yorum
3
Beğeni
5,0
Puan
1258
Okunma

Bir giysiye girmiş
bakmışlar ona
tezahür bir damga vurmuşlar
derisinde boş yer kalmamış
yazdıkları yazılardan...
Çiviler
kendi giysim olan
kırık tablolarda,
ağlıyorum ...
birgünde akıllı
net bir süzgecin ucuna yaklaştırıp ağzımı
yutarım ..
sabitlik denizinde
dururum yapayalnız .
Bükme boynunu
gün gelir anlarlar seni
bir oyuncak bebekle
tekrar gelirler yanına
severler bu kez ...
çocukluğundan öperek
dikenler yaşlanmaz hiç
kırmızıyla hergün bulaşarak
kalbimin gri tabakasına
kurur su...
gider bedenimin yeşili
bulaşır körpe gençliğime
bulaşır duvar saatinin hapishanesine
Koklarım ...
savurgan biri gibi
tüketen biri gibi
içeriye saklarım daha içine
över kendini aşk
üstüme geldiğinde.
gördüğüm çorak
bedenimi küle yatırmış,
boğuluşlar
senin acıların gitmez bir yere...
ağzı kesilmiş gülümsememde kaybolan düşlerim...
uçamıyorum diyor hayal etsemde
nefesim tüm anıların zifiri ağırlığı...
5.0
100% (3)