1
Yorum
5
Beğeni
5,0
Puan
1092
Okunma
fırtınaları çarşaflarda görürler
yiğit bir kuş ciğerini parçalarcasına koşardı
sessiz bacalarda kıyım is
elleri ağaca benzer babalar kundura yitiminde
gemi yakın da kıçı ıslak
aslı hiç dokunulmamış bir kelime de
bulutlardan sorsalar adını
kirli bir safra kadar berrak siyah
izmaritlerden sorsalar
çöpçüler bahtiyar
elleri kahır yüklü tren biraz biraz
şarkılarda hüzün notası solgun
ateşin nârı fiyakalı zaman
anı çiğner bu saatler, kış olur, kar yağar
bir gemi daha batar gözlerinden sokakların
öyle bir yer olur ki
sorgusuz vurulur topuklarından uslu yakarışlar
gözleri gülmeyen
yüzlerinde acı yüzen
yadırganası yalnızlığıyla geceye misafirdir
bazı şiir
görürler adamı tam ortasından
yakından bir arpa boyu çiçek
tohumu kan, susuz böcek
sığmıyor bu gecelere velhasıl
kaçaktır dem
başı dönünce
yeşil arkasında sosyalist güneşidir ekmek namus
harman savrulurken, meleklerin de adı olmalı
ufak bedenleriyle, sütsüz yavrular
bir ninni olmalı yalan
saçları beyaz dünyanın sıcak tebessümünde
erir buğday, zaman, hayat, aşk ve acı
eridikçe kurşun gibi olur kalp
damarlarına beyza imrenir
büyür bir gün tohumlar
çiçeksiz kalmaz hiçbir şehir
ağlar demir yanınca hüzün
saklanır alev avuçların ortasında
güneş fısıldamıştır bir kez
umutsuz yaşanmaz, kalamaz öyle yarım çocuklar
5.0
100% (5)