gökyüzü tüm ihtişamıyla görünür
doyumsuzdur seyre dalmak
aşka davet eder tüm içtenliğiyle
usta bir ressamın fırçasından çıkmış
tuvale yansımış sanat eseridir sanki
ay bir görünür bir kaybolur bulutlar arasından
arar en parlak yıldızı
yaklaşır usulca nazire yapar gibi
fısıldar kulağına aşka dair bilinmezleri
yansıttığı ışık kaybolur birden
girer gizemli bulutlar arasına
ayrılmıştır ayla yıldızın yolu
yaşananlar gelir aklıma
kabarır içimdeki isyan denizi
dalgaların kayalara çarpması gibi
döver savunmasız bedenimi
alayına isyan eder ruhum
bu kadar değişken olunur mu
bir beden de iki ayrı kişilik
kalmadı özelimiz bak ettin deşifre
şimdi iki düşman gibiyiz
aynı fideyi toprağa beraber ekmedik mi
gözyaşlarımızla sulayıp sevgimizle yeşertmedik mi
dilin kemiği yokmuş geç de olsa anladım
geri dönüşü olmayan sözler söyledin
çıkma karşıma kaldıysa yüzün
önce bir bak aynaya dökülse de sırları
anlatacaktır sana yaşananları
yanlış anladın her sözümü çarpıttın
yalan olmuş senin hayatın
şimdi kaldın bak tek başına
nerde yanlış yaptım diye düşün
kırıldı kalbim olur mu eskisi gibi
affet beni ne olur diyebilir misin
oysa ne hayallerim vardı geleceğe dair
şimdi hepsi tarumar oldu
yüreğimden yüreğine köprüler de bak yıkıldı ...


Refik
29 .10 .2014