barbar senfoni
göz vanalarımda yeterince yaş var
dilersen senin içinde ağlarım yaralarımın kabuğuyla oynamaya başladığım günden beri babam faili meçhul cinayetlere kurban gidiyor annem hüzün de’senli bir çiçek artık kalbimde ve sen ruhumun mihenk taşına oturtulmuş kutsal bir ağrısın seni seviyorum ve bu beni öldürüyor içeriden kilitlenmiş bir kapıdır kalbim anahtarı senin elinde bir elim boşluğa sesleniyor şimdi diğeri suskun, ketum , lal beni sevmen kalbinde kalıcı hasar oluşturabilir beni sevmen devletin bekasını bozabilir. sevmelisin devletin canı cehenneme aşk kaybından ölebilir insan ruhu da çürümüşse ama sen inadına yaşamalısın gülüşün bir ülkenin başkenti olabilir mesela veya ellerinle taş üretebilirsin arzen de yıllanmış şarap gibi döküle-bilirsin yüreğimin çukuruna ama korktuğunu sakın belli etme düşlerinden vururlar bu şerefsizler onlar sırtımıza saplanmış hançerin sahipleri kangren düş imparatorluğunda kırılan inanç taburu dinle ruhum ellerim taş biriktiriyor Davut’tan beri kuyu’dayım bul beni sen çocukları seversin ama ben hiç çocuk olamadım bizim burda çocuklar erken ölür devlet çocukları sevmez beni seversen çocuk olurum devlet beni öldürür adım meçhule çıkar olsun beni sev beni sevmen ölmeye değer tanıdığım bütün yüzler yabancı bana bütün aynalar kirli bir yalnızlıktan bahsediyor bütün yollar sarp bir uçuruma çıkıyor tutunmasam saçlarının koyu hüznüne öleceğim biliyorum kalbim kainatın bel altında inlerken mutasyona uğramış beyinler çirkef çukurunda masum hayallerin ırzına geçiyor bir kadın saçlarını geceye asıyor bir adam düşlerine izmarit basıyor bir çocuk gökyüzünü maviye boyuyor ben ise soğuktan sararmış aklımı düşgüzar şiirlerin rahmine bırakıyorum aşk oluyor ve hiç bitmiyor kulağımdaki bu barbar senfoni çocuk çığlıklarıyla dünyayı dansa kaldırıyor sefil beni sevmeyi öğrenmelisin ve kalbim kalbim kabile kavgasında kan kusan bir kelebek artık ve sen cüzzamlı bir peygamberin dudağındaki son duasın yüreğime okunansın Kül Karası |
Ki Devlet sevenleri sevmez
Sev beni
Canımız Cehennem'e....