4
Yorum
12
Beğeni
5,0
Puan
1561
Okunma

İki insan tanıdım oldular birer canım
Dinledim, yaşananlar birebir sanki aynı
Duydukça sel boşaldı damarda dondu kanım
Acılar; Eşit renkti, üzüntü; Benzer tını…
Bir an kendimi koydum can dostların yerine
Düşündükçe inceden öldüm, daldım derine…
Peri’mi doğururken göçüp gitmiş anası
Nil’im üç yaşındaymış öksüzlüğünü tatmış
Küçücük yürekleri anlayamamış yası
Büyüdükçe yaşları acıya acı katmış…
Garip bir mezar taşı ana gibi sarar mı?
Ana eli topraktır sırma saçı tarar mı?
Akıllarda nur yüzlü görüntü sisli, hayal
Birde anlatılanlar, Ah! Hasret iki katı
Rüyaya yatarlar da sonuç sukutuhayal
Bir hışımla kalktılar beden oldu kaskatı…
Dedim; Kendi kendime beterin beteri var
Otur şükret haline dağına yağmamış kar…
Dermansız bir yaradır olamadım ki çare
Sol yanları eksiktir ömür renkleri kara
Elim kolum bağlandı yüreğimse biçare
Mevla’m vermiş derdini Mevla’m eliyle sara…
Kimi küçük yaşında anasız öksüz kalır
Kiminin evladını kara topraklar alır…
Acıları gizlidir yürek penceresinde
Terazide denge yok kefe kendine ağır
Her dert bir başka kaynar gönül tenceresinde
Bakamazsan içine göz kördür, kulak sağır…
Hayat herkese başka yazıyor şu kaderi
Silinmiyor yazgımız yaşıyoruz kederi…
10.09.2014_______________________Seher_Yeli Seher Zerrin Aktaş
5.0
100% (12)