7
Yorum
19
Beğeni
0,0
Puan
2746
Okunma

akşamın siyahı inerken ufkun üstüne ağır ağır
mavi sonrası hüznüne bulanır kuşlar mahzun
griye sürgün her bulutta ayrı biten gün hikayeleri
sorgusuz sualsiz kapanır kapılar ışıkların ardından
uzak karanlıklarda bir başka tan ağarırken yeni güne
taze umutlara yeniden doğar çocuk gözler ışıl ışıl
sabahın çiğ düşen tomurcukları üstünde yaşam isteği
sonra açar yüreğini
sahipsizliğin koynunda bir başka umut çiçeği
gülümser kaderine sessiz bir duvar dibi yalnızlığında
dünde yitirdiği canların dönülmez vedası okunur semada
hasretin sızısı düşerken inceden
derin vadilerine sarp yamaçların
güler elbet çocuk gözleri küçücük bir umut kıvılcımında
acıyı nereden bilsin çocuklar yaşamadıktan sonra
aynı kaderi yazmışsa birileri
yargısıız infazdan yana
kendi kalemini üstümüzde kırarcasına
her coğrafyanın hesaplı kindar sefalet ağaları beyleri
zaman
mekan
insan farkı gözetmez ezelden beri
küresel güç odaklarının kanlı elleri bırakmaz yakamızı
daha çok kin nefret
daha çok silahlandırılmış katilleri
daha çok zulüm
kan ve gözyaşı
tüm insanlığa ihanet projelerinin gereği
kimin seçme şansı kaldı ki bu gün
yokluğun kol gezindiği
bunca can arasında kaderleri yazarken küresel ölümün atlıları
figüranı bile olmadıkları
bir mahkumiyet senaryosunun sahne arkalarında
kimin seçme şansı kaldı şimdi
kaderini yazanlara karşı
hayalleri bile ellerinden alınmış
uçurtması tanrılara kurban çocuklar arasından ..
uçurtmasını geri verin çocuklarımın
ve hayallerini de !
yeter !
silahlarınızı tutuşturmayın onların çocuk ellerine ! ...