8
Yorum
10
Beğeni
5,0
Puan
1517
Okunma

Nüktedan bir o kadar afakî bir yalıtım
Tümden, dünyadan hatta kendinden.
Sorgu sual gerektirmeyen
Ve bir o kadar müphem…
Sığınmışken gölgelerin soğuk nefesine.
Yaşlardır eşlik eden yıkım sonrası.
Bedelli ya da bedelsiz
Peyderpey ve münafık
Sayılar, mefhumlar sorgusuz
Bir içim su şu hayat denen
Bazen cennet bazen cehennem.
Tevekkül ederken elden geldiğince
İhsanıdır duaların
Aksidir yankıların görmesen bile.
Kural kaide tanımaz
İçinden taşan
Her ne hikmetse adı gönül
Her sanrıya da etmez tenezzül.
Kanaatsiz onca insan
Kendi haricinde her dem sorgulayan
Biraz inatçı biraz isyankâr
Sorumlu hem kendinden hem gidişattan.
Kula kulluk da eder yeri geldi mi
Susar ve ağlar için için
Yalnızlığıdır derinden sarsan
Zor da olsa inkârı
Yalandır en büyük günahı.
Zor olmasa gerek ulaşmak sevgiye
Tutumudur yürek burkan
Uzağında doğruların.
Belli belirsiz bir ışık göz kırpan
Sadece dualardır yolunu aydınlatan.
Ne tezahürü mümkün ne yanılgısı
Duygulardır bizi biz yapan, kabul.
Ne zaman ki nihayetlenecek bu döngü
Geç de olsa gelecektir akıl başa.
5.0
100% (10)