1
Yorum
10
Beğeni
5,0
Puan
1393
Okunma

Evimizi sarmayacak mı kömür kokusu
Simsiyah ellerinle burnuma dokunup gülümsemeyecek misin ?
Gece vardiyaya giderken beni seyredip dalmayacak mısın hayallere babam ....
Acıyor solum tarifsiz
Karaya bulanırken yüzlerce kefen
Donuyor akmayı unutmuş yaşlar
Feryatlarda irkilen birkaç anı
Hangi zamandı
Gözlerin son kez bir birine deydiği
Beklenen bir ecele
Gün be gün yeniden gitmekti
Taktiri ilahi konmuştu adı
Sorumsuzluğun ardında gizlenenlerce
Toprağa damla damla düşüyor gözyaşı
Henüz beş yaşında
Çınarını kara kömüre gömmüş
Artık gelmeyecek buram buram kömür kokan ekmeği
Babası bir daha yorgun adımlar ile merdiveni çıkmayacak
Yüzü asla gülemeyecek anasının
Kömür karasında harcanan ömürler
Kocaman bir karanlığı paylaştılar bir ömür
Son bir bakışla veda ettiklerini bilmeden güneşe
Azraillerini alarak girdiler ihmal çukuruna
Paylaşmak üzere sinsice bekleyen felaketi
Bir kıvılcım aldı başını yürüdü
Kara bir duman sardı etraflarını
Sıkı sıkı tutundular bir kırıntı umuda
Bile bile son nefeslerini vereceklerini
Dışarıda arkadaşları zamanla yarışırken
Tükenen ümitler ile son namaza durdular
Bir avuç çamur ile alarak abdestlerini
Kara ölüm secde ederken çöktü üzerlerine
Her çıkan sedye ile ümitler yitip gidiyordu
Soluk alışlar son bulmuştu
ACININ YÜREKLERİ DAĞLADIĞI BİR AN …..
5.0
100% (11)