13
Yorum
37
Beğeni
5,0
Puan
2443
Okunma

adın saçlarımın ağıyken
bu ömür hep beyaz düşkünü..
ah mio! takılı kalmış bulutlar gözbebeklerime
bir fincan kahvem
iki yudum hikayeyi tüter
telvesi kış bahçesi
kağıt uslanmaz
kalem uslanmaz
kim dert anlar ki senden başka
biz,kirpiklerimizde sonbahar büyütürken hazin ve sesli ninnilerle
acı dedikleri sol yanımızda yeşeren yaprakların sesidir
kim dokunabilir ki söz yanıklarımıza yağmur olup
bak,küçük günler masamızda
öylesi yalnız
öyle ölü
duysun ellerin mio,
dudaklarımı sağır eden bu yoksullukla
bin yaşında bir kelebek kadar yorgun ve zayıfım
çünkü,ses yok artık bu masalda
hadi uyuyun tüm kahramanlar
sesimin ahını almadan önce
son uykunuzu.
küçük sesler, içinde sağnak yağmurlar saklarmış
hadi!
tabağımızdaki hayatla avutalım biz de
eteklerimizdeki heyelanı
ve aldırma bana
şekerlerim bitti
oyuna da almıyorlar artık
büyürken kendi duvarlarımda
kapat gözlerini
fikrime çalınan hükümlere kör ol
aynalarda çirkinim bugün.
ah mio!
ölü doğsun her kuş gökyüzüne ki
şu sağır ve dilsiz zamana evlatlık verildiğim günden beri
sancısız tek gülüşüm olmadı..
y.k
5.0
100% (33)