1
Yorum
1
Beğeni
5,0
Puan
4649
Okunma

1907’de düştü bu ateş gönüllere, sarı nehirler karıştı laciverte
Bir çığlık, bir ateş, tutkulu bir nefestir o, 104 yıllık bir efsane
Avrupalar geçildi, devler safa dizildi, başarıyla döndü bu küre
Gönüllerde taht kuruldu, şampiyonluğa koştu nefes nefese
Şanlı tarihine yazıldı golcüler, kıskançlıkla izlendi Fenerbahçe.
‘Ogün, Birol Gol ‘ inledi tribünler, yenildi bir kalemde rakipler
Can’lar, Yılmazlar, Lefter’lerle ölümsüzleşti, coştu hep tribünler
Onurlu tarihini bilsin herkes, onun varlığıyla anlam buldu renkler
Doyumsuz mutluluğun adresi oldu Kadıköy, iple çekildi sevinçler
Bir çocuğun gözlerindeki anlamdı aşk, tartılamadı asla sevgiler.
Yıldırım/a dönüştü bir gün başarı, rekorlar kırıldı, kupalar kaldırıldı
Çeyreğe bölündü yeniden Avrupa, kısıtlı imkânlarla devlere saldırıldı
Kuyt, Sow, Vebo, Emenike ve kalede Volkan, inançla zirveye çıkıldı
Taraflı tarafsız her gönüle sıçradı bu ateş, sporun tüm dalları çiçek açtı
Anlamların bile şifresini kırdı başarı, Fenerbahçe ateşi asırlarca yandı.
Markaları satın aldı değeri, söylenmemiş bütün sözler uğruna söylendi
Hınca büründü tüm rakipler, onu yenebilmek alfabelerindeki erdemdi
Bir zaman sonra aşka dönüştü bu tutku, gökyüzü asil rengini inkâr etti
Onur raflara kalktı, kapalı kapılar ardında galibiyet yeminleri ezberlendi
Şeytan bildirileri yazıldı masalarda, gülücükler gözyaşıyla takas edildi.
Atbaşı bir yarışın piyonları çıktı birden sahneye, şah mat olacaktı arenada
Ansız bir hamleyle tutuklandı yıldırım, susturuldu milyonlar iğrenç bir asayla
Tıkıldı korkunun mahzenlerine öfkeler, savunma bile alınmadı anasız yasayla
Hiç affedilemeyecek bir oyundu ona oynanan, bırakıldık göğsümüzdeki sızıyla
Yüreğimiz kan ağlıyor sevinin, diri diri gömün bedenimizi, işimiz olmaz duayla.
Kasalar çürüyünce adalarda, meçhul mektuplar gönderildi patronlara ulaksız
Kül dumanından ayrıldı hicranla, başarı yıldızlarımız söküldü sorgusuz sualsiz
Kenetli ellerimizi de kırdılar, apoletimizde yangın çıkardılar aşikâre, kundaksız
Yurtsuz bir yalan rüzgârı bu dostlar, kendi gölgemize ihanetten niye sanığız!
Başarı merdivenlerinden itildi gövdemiz, bu ahir atlasta kalleşliğe de tanığız.
Fırsat düşkünleri sevinin, gün sizin, örtündük acıları sayenizde bedenimize
Ölümsüz bir tutkudur Fenerbahçe, kulak vereceksiniz bir gün bu sesimize
Asil yüreklerimizden akan kandır lacivert, sarı/lacaksınız elbet kefeninize
‘Şen ola/sın oyununuz’, küllerimizden doğarak bineceğiz yeniden tepenize
Bu sevdayı hiçbir güç bitiremez, kına yaksanız ne çıkar tanımsız gövdenize.
Selahattin Yetgin
5.0
100% (1)