5
Yorum
7
Beğeni
5,0
Puan
1381
Okunma
Emperyalist savaşların ortasında
Kefen cepte, can cekette
Adı bilinmeyen rüzgârların uğultusunda
Yürürken namlunun ucuna
Kahpe bir pusuya düşerek
Canı teslim ederken hiç yoluna
Haindir geceler…
Baharın ilk aylarında
El değmemiş,
Yeni yetme sevgili varken yanında
Elini tutup, gözlerine bakarken
Ve sarılıp öperken yıldızların altında
Hele bir de yaşıyorsan ilk gençlik çağında
Güzeldir geceler…
Dalgaların kıyıya vurduğu bir deniz kenarında
Tek başına;
Kendi kendini sorgularken,
Seyrederken yakamozların parıltısını,
Hülyaların, düşlerin denize girip çıkarken
Duyguların şaha kalktığında
Bir de kadeh varsa masanda
Özeldir geceler…
Ayıbını sakladığın ince yorgan altında,
Sevişirken sevgilinin koynunda
Çığlık çığlığa
Dili dolaşırken dudaklarında
Gül memelerin tadı varken ağzında
Zevkin duvarlarını tırmalarken kan ter içinde
Cenabettir geceler…
Gömer yüzünü karanlıklara
Ser verir ama sır vermez asla
Kaç hâli vardır kimselere söylemez
Bir görünür bir yok olur
Bazen bulutların ardına saklanır
Döşek olur bazen yıldıza aya
Bazen ise buz kesmiş bir ayazdır
Çözemezsin, çözülmez… Bilemezsin, bilinmez
Bilmecedir geceler…
5.0
100% (8)