4
Yorum
21
Beğeni
5,0
Puan
1361
Okunma

Gözlerin hangi renge çalardı geceleri
Bilmiyordum.
Uyku arası ölmeye acizim.
Mezarın çiğ sesinde unutmuştun sesini
Aklından gelip / geçti mi adım
Aslında senden sonra çok kez harf değiştirdi adım.
Biliyorum ben değiştim.
Saçlarım kızıla / gözlerim elaya büründü.
Şiirlerim vardı tazecik
Ki kül rengi sayfalarda ıslanırken kelimelerim
Sensiz inleyen martılara artık tahammülüm yok.
Bir de o çok sevdiğin İstanbul’un
Üsküdar’ı, Galatası ya da Eminönü
Pek tadında yok!
Yanından geçtikçe bana gidişini hatırlatıyor.
Karanlığın çay renginde unutmuştun gidişini.
Kenar mahallelerinin gazetesiz berduşları iyi bilir seni
Gözleri caddelere yaslanmış seni anlatıyor.
Ve geceler tenhalaşırken bu kentte
Kırmızı ışıklardan geçer feryatlarım
Tıpkı seninle Beşiktaş da yeşil ışıkta beklediğim gibi.
Ben unuttum biliyorum.
Ojeli tırnaklarım ve palyaço tadında makyajım var artık.
Hani çıkmasam karşına ve sen beni tanımasan
Ölsen kim olduğumu anlamazdın.
Hatta radyoda çalan şarkımız vardı ya
Sen ısrarla beğenmezdin
Bense defalarca dinlerdim.
Artık bende beğenmez oldum biliyor musun?
Ne tuhaf…
Yalnız ölüp ağlamaktansa / sensiz ölüp gülerim.
Ne garip değil mi insanın kendi ölüşüne gülmesi.
Demiştim sana aklıma dahi gelmiyorsun
Kadıköy’ün ten kavuran ayazında karşıya geçirmiştim seni
Bir çiçekçi dadanmıştı bir tane gül alır mısın? misali
Ben ısrarla istememiştim de sen saçımın arasına sıkıştırmıştın.
Hala ardımda mı hiç dikkat etmedim.
Dudağında pembe rujumun kalıntılarıyla veda etmiştim sana
Ama inan bilmiyordum yoksul bir şarap tadı vereceğini
Gidişinin hüznünden başlarmış her şey!
Dudaklarından içtiğim son aşk şarabında güzelleşirken
Hatırladım.
Yağmurlar yalan söylemez / yine ağlarım.
Eyüp’ün o ince güzelliğinin yanında
İki çay söyledim
Biri bana, biri gidişine.
Farkında olmadan oturmuşum saatlerce
Bir ses duydum en cılızından
Gelecek mi? ( Oysa beklenen hiçbir zaman gelmezdi.)
Dudak bükerek kalktım masadan.
Bilirdim gittiğin yollarda pranga yemişti parmakların.
Şimdilerde yağmurların saklandığı gözlerimin boşluğundan
Bulutlara karışır kirpik aralarımda ki yaşlarım.
Oysa
Ölümlü bir aşka gebe kaldığımı daha dün öğrenmiştim.
Şimdi hangi ayazın buzu çarpsa çeneme
Ve ben kaybolsam seni kaybettiğim yerde.
Adım ünsüz bir şairin şiirlerinde anılmasa defalarca
Ve sen bu kadar güzel gitmesen!
Gecenin kimsesiz renginde ecel sütbeyaz dişlerimden akıyor.
Yaşa(ma) tutundum / ölü(m) bitiyor.
Bilsen ellerim kaçıncı boşlukta
Ayaklarım hangi vagonun çırpınışında
Öksüz saatler dururken bileğimin altında
Gözlerin hangi renk bakardı
Bir ölünün içinde öldüğümde…
5.0
100% (22)