Dağlarda çilek- ağaçları-
Göğsümde ıtır kokulu tenin
Dudakların karışmış bahar tadına
Henüz kış ortası satırlar…



Yitik kentlerin solgun sokakları
Bir adım ötesi uçurum kenarı
El değmemiş söylenmemiş şiirler
Körpe gecelerde dokunur hep…



Nisan özlemi şubatlar alacakaranlık
Her gün doğumu kanarken mısralarda
Titrer kelimeler üşür
Sen geçerken dünün gözlerinde….



Mayın tarlası olur her hatıra
Bir kapı çalınır ortalık paramparça
Salonda darmadağınık eskiyen resimler
Mevsimsel sevişmelerden arta kalan kardır oysa
Eşiklerde duran beşikteki aşklara…



Kırık dallar yorgun kuşlara amade
Sofrasında acı ağıtlar yakan bir köy ortası
Oysa yalnızlığın kurulduğu bir çeşme kenarı
İbriklerde haraplığındaki mısralar….



Hizbe geceler sığınak olmuşsa bir meczuba
Küllerinden yanan kentlerin dumanındandır sadece….




Utangaç kırlangıçların kuyruğunda salınsın deli mevsim
Çarşaf gibi kalsın kumsalında uyuduğun deniz
Mavisi balıkların pullarında dursun okyanus yeşili
Sevda masallarının ninnisinde çalkalansın deli dalga…



Sen hep öp beni o çilek ağacının dibinde
Kokun yorgan olsun uyuduğum yerde
Yaprağını dökerse döksün sevdiğimiz kiraz
Ama sen hep kal durmadan dudaklarımda….