Alçak ruhlu olanlar para arar, yüksek ruhlu olanlar ise saadet arar. ostrovski
aslan bülent
aslan bülent

KENT HİKAYELERİ YALNIZ ADAM

Yorum

KENT HİKAYELERİ YALNIZ ADAM

14

Yorum

27

Beğeni

0,0

Puan

5177

Okunma

KENT   HİKAYELERİ    YALNIZ    ADAM

KENT HİKAYELERİ YALNIZ ADAM






ucu yırtık hayat sandığında saklı






....



duvarın akıntılı gölgeleri kapatıyor kentin sesini
çınar ağacı altında sahipsiz yalnızlığım
cümleler sofrasına bağdaş kurarak
açıklanması imkansız susmaları yazıyor avucuna
şimdi iner solumun rahatsız figürleri dalların üşümesinden
tiril tiril bir şarkı duyumsar sonsuz yaralarım
şubat ağır sevgililer argosu düşürür
ve sevmenin ne tuhaf olduğunu söylerim yalancıktan



...



sahici bilgisizliğim
uykular böldüren kadını unut diyorum
sakıncalı tutkular basma yüreğime
bağırma hey ulu boşluk
dolduramayacak kadar yorgunum
uslu yanlarımla kıyamete susuyorum
kaçamıyor eskimiş yanılgılarım
bir düş bulup saklansam
tanrı huzuru ayinlere koyarak başımı
gezgin bir şiirle sarılsam saçları dağınık kadına




....






kumsala değiyor neredeyse bulutlar
deniz fenerinden bir parça alarak
kumların ıslaklığına deviriyorum geceyi
kulaklarımı ısıran soğuktan daral gelerek
açıyorum titremeler boyu ağlamalar
dök ulan dök irin hüzünleri
ardında kanayacak bir aşk resmi bile yok
nasılsa yalnız bir göçün fişlenmiş yolcusu ruhun
şimdi yediğin sürgünleri anımsayacak vakit değil
karşı lacivert karanlığı yatır gözlerine
bağırmalar saçarak enkaz suçlarına
öde ödeyebildiğin kadar günahkar zamanlarını





....






sorsam şimdi
benmiyim
sessizliğin tek hakimi
hep yorgun delilikler gizleniyor dilime
en uyduruk yerinden şiirler katıyorum
camekanların önünden geçtiğim vakitlere
geri dönüp bakıyorum gölgeme
her seferinde bambaşka bir yitirmeyi salıyor lal beynime
benmiyim ezberlenecek tüm hasretlerin sığınak havarisi
istemiyorum artık
ölü kuşların kaldırımlara seriliş hikayelerini okumak
uzak durun çocukların dirisinden
ben rakamların haber ajanslarında
düşlere saplanmasından yaralıyım
siz hayallerin satılık olduğu dünyanın uykusunda
sorsam şimdi
en ağır gemilerle geçer mi beklediklerim gözlerimden
sormuyorum susuyorum en konuşkan halimle






....





yavaşça kentin soyut merasimleri uyanır
ben ardımda palyaço ozanla düşerim kavga arası sokaklara
ellerim cebimde acımsı bir bulanıkta
gelmeyecek olanı sıkar avuçlarında
kör zula aşkına
martılar dönüyor kapalı gök dağının uçurumlarında
olmasa keşke
olmasa şuan gördüğüm tüm olanlar
kirli bir hatırada kalabilsem boynu bükük zaman içinde
ağrıyor işte ağrıyor tüm katmanları pişmanlıkların
önüme gelen her karartı geçip gidiyor yanı başımdan
gerisinde sırtıma düşüyor ağırlıkları
rüzgara kesiliyorum her adım başı
ve sınadığım kış çiçeklerinden bir bir koparıyorum kadınları






....






birazda özlemek istiyorum
özlediğini kimseler bilmeden bir rakı anında
duyuyorum cız sureti basıyor damlalar halinde usuma
anlamadığım kadar anlamsız olan bana soruyorum özlemi
çürüyor etimin nöbetçi açlığı
yüreğim dayanamaz belki bu sarı sayfalar üzeri düşlere
öğütlediğim tüm hatalarım çalarken pervaz yanı kemanlarını
pencereden salarım özlem koyuluğunda merhabaları
geriye usul usul yalnızlık kalsa da göğüs çaprazı ağrılara
yinede boşver diyerek kabullenirim kalan hatırı sayılır yalnızlığı




....





şimdi demir alıyor zaman aşkın limanından
uğurlamalar yabancı bir erdem gibi yatık kalıyor hissettiklerime
paylaştığım onca ekmek buğusu zeytin siyahı
ve gülümsemeli vazgeçişler
ağır yaralı vuruyor dalgakıranın sert asabiyetine
kendinde bulamıyor insan aradığı umudu
ki
tek kişilik umudun adı değişiyor zaman içinde
eskiyor kara kalem beklentiler
yerini unutkanlıklar silinmesi alıyor
ve gri basan sis buruşması altında yok oluyor sevmeler




....




halbuki
annem olacaktın sevgili
sıcak bir lezzetin en yorgun yerinde
yorgunum diyerek sarılacaktım buğulu sesine
her düştüğüm yalnızlıkta
tutup yüreğimden sen kaldıracaktın
üstümün tozunu silerek üzülme diyecektin
her kabusum da seni bulacaktı ellerim
korkuyu gözlerindeki tebessümle silecektim
halbuki
annem olacaktın sevgili
şu anlattığım somut kentin adamı yapacaktın beni
diyerek sayıklıyorum şehrin aziz ruhunda
perdesi yumuk bebekleri alıyor aklım
içime iklimler düşüren kapıların sımsıkı gizlisinden geçerek
caddenin uzantısındaki
kimsesizler bulvarına çıkıyorum
ağırlığım bin yıllık savaş
artık hissedemediğim kırgınlıklar üzmüyor şarkılarımı
mırıldandığım notalara takarak parçalı hüzünleri
boğuyorum sus altı seslerimi






.....






başlama yine gece
kendimi sevemiyorum daha
nasıl seveyim gülümsemeyi
suskun kaldığın zaman içinde seviş yıldızlarla
her yanın küf benzetmeler
salın açık havada
uğraşma dudaklarım donuk kalsın
şimdi karmaşık desenli bir mevsim var zaten
dallara yaslı üzümlerin ötesi
kiraz alları saçan gelinlik kızlar
dut yapışkanı hayallerin ortasında
vişne gülleri asılı
dağlama arsız deliliği mi
baharlar aldığında dağların delikanlı türkülerini
o zaman bu kente yağacak en sıradan bağlama aşkları
dur gece ve bir sessizlik seç benden kendine





.....






inadım inat
kurudum akılsız yürümeler seferinde
ki
acıdığım bütün hayallerim su alıyorken
yavaş ve bilmedik bir parantez açılıyor
içine giriyor yaşam ve kapanıyor parantez
karşı kaldırımın sinemasından gelen ince ışıklar
alıveriyor aklımın siyahlar giyinmiş halini
durup da baktığım kalabalık
nasılda eziyor yalnızlığımı
boynumu bükerek dudaklarıma yedirdiğim küfürler
boğazımın terbiyesinde sıkıştı kaldı birden
uçurum kaçağı bir adam
ve lal anında söylediklerine söz geçiremeyen
bir yabancılık işte
biliyorum
uzaktan çalan gramofona da takıldım kaldım
eski sızılar nasılda kavruluyor dilin ucunda
boşluyorum yine
askıdan çekerek ozan müptelası kadını
vuruyorum sağanak yokluğuma




....




hadi gece ağları toplayalım artık
ne sende acıma duygusu var
nede bende en ufak bir soluk alma çabası
çoktan resmi çizilen karakterler gibi kalıyoruz
cümlesiz ve sahipsiz
adımı hatırlayamayacak kadar kimliksiz bir lisanım
köprü altı berduş açlıklarda arınıyorum
boynuma geçen her asılma sonrası
nedensizce dönüyorum yine kendime
hadi gece sınamaktan ruhum yoruldu
izin ver sabaha müjde tadında boşalsın kente
çocuklara ilişmeden sarı sıcak yalasın çatıların ıslağını
mağrur birer pişmanlık düşür aklımın kafesine
ve uğurlanarak aykırı var oluşumdan
kaybolayım kimseler görmeden






....




düş kurarken öldürülüyor insan




....














Paylaş:
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Kent hikayeleri yalnız adam Şiirine Yorum Yap
Okuduğunuz Kent hikayeleri yalnız adam şiir ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
KENT HİKAYELERİ YALNIZ ADAM şiirine yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
demet demet şiir
demet demet şiir, @demet-demet-siir
6.2.2014 21:12:52
ben rakamların haber ajanslarında
düşlere saplanmasından yaralıyım
siz hayallerin satılık olduğu dünyanın uykusunda,

,tek yorum yapılarak çıkılmaz aslında bu şiirden,,yüreğine sağlık genç kalemin,,kutlarım satır satır emekti,,,,,,,,,,,,,,,

binay seymen tarafından 2/6/2014 9:14:50 PM zamanında düzenlenmiştir.
Ayrık Otu
Ayrık Otu, @ayrikotu
5.2.2014 21:33:06
Kalemine kuvvet..
Işık  Mehmetali
Işık Mehmetali, @isikmehmetali
5.2.2014 21:30:28

hadi gece ağları toplayalım artık
ne sende acıma duygusu var
nede bende en ufak bir soluk alma çabası
çoktan resmi çizilen karakterler gibi kalıyoruz
cümlesiz ve sahipsiz
adımı hatırlayamayacak kadar kimliksiz bir lisanım
köprü altı berduş açlıklarda arınıyorum
boynuma geçen her asılma sonrası
nedensizce dönüyorum yine kendime
hadi gece sınamaktan ruhum yoruldu
izin ver sabaha müjde tadında boşalsın kente
çocuklara ilişmeden sarı sıcak yalasın çatıların ıslağını
mağrur birer pişmanlık düşür aklımın kafesine
ve uğurlanarak aykırı var oluşumdan
kaybolayım kimseler görmeden






....




düş kurarken öldürülüyor insan


Uzun akıcı ve okunası şiirdi;
K u t l u y o r u m
Fon güzeldi
Kalemin susmasın üstad
___________________________________Saygılar
Etkili Yorum
Ely
Ely, @ely
5.2.2014 19:09:44
Nefesimde sallanan ismine, bulaşan siyahlar
yıkasam da arınmıyor ,ağlayan ruhumla şimdi.

Assam da kurumuyor, nemli duvarlarımda



Her gün aynı saatlerde
rutubetle karışık ,hüzün kokusu sarıyor her yanımı
pusuyor öylece, içimin en çoçuksu yanında.




-gülemiyorum
-acıkmıyorum
-susamıyorum senden sonra.


Aşkınla sarhoş olup
belki ,dalarım derin uykulara diye
kadehimde yarım kalan şiire inat
yalnızlığın kızıllığını içiyorum ,sen niyetine her akşam.




Sessizliğin en kalabalık ;
bir başınalığımın en çoğul yanından


bağışladığın karanlığıma,

bir parça ışık dileniyorum ,içimde bağıran korkularla.

-Keşke , duyabilseydin . . .





Bana da bunları yazdıran yalnızlığını kutluyorum koca yürekli
saygılarımla.
ZEHRA ŞAHİNALP
ZEHRA ŞAHİNALP, @zehrasahinalp
5.2.2014 16:43:34
Yorulmadın mı Uçurum Kaçağı Adam, sana Şair Adam'ı bahşeden kadını beklediğin sokakları voltalarken her adım sayısınca azalmalardan, yalnızlaşmalardan, yabacılaşmalardan...?
çimdik
çimdik, @cimdik
5.2.2014 14:47:42
Şiirin içnde kayboldum,yansıttığı duygularla sarhoş oldum Bülent kardeşim.fon müziği ve inanılmaz emekli dizelerinle şiir mest etti beni.
Yorgun ve umutsuz ve hayallerine hazan yelleri değmiş bu nefis şiirinizi gönülden kutlarım.
tÜM BUNLARI NASIL TAŞIDINIZ YÜREĞİNİZDE HALA ŞAŞKINIM.
Nuray Çakmak
Nuray Çakmak, @deniz55
5.2.2014 14:28:25
"düş kurarken öldürülüyor insan"___Kendımı buldum okurken benim hislerim di dizeler , sanki yüreğimden kaçıp sayfaya dökülmüş.
Muhteşem kutluyorum yazan kalemi ve yüreği saygılarımı bırakıyorum..
glenay
glenay, @glenay
5.2.2014 08:55:09
Çok güzeldi şiir,

sanki yalnızlığınız dökülüyor geceye ve orada sıcacık bir anne elini tutmak için uzatıyorsunuz elinizi..

tebrikler,

selâmlarımla..
kul düşünce
kul düşünce, @kuldusunce
5.2.2014 07:55:41
emek verildimi
duygu serildimi
böyle şiri dogar
şairin yüreginden
miNa..
miNa.., @mina--
5.2.2014 03:39:37

"dur gece ve bir sessizlik seç benden kendine"

omurgası çok da sağlam olmayan hayata her seferinde şiir yağdırıyorsun ya kardeşim
insanlık adına umutlanıyorum yeniden.

harika bir şölendi kesinlikle.. teşekkür ve tebriklerimle..

Şirin Kelebek
Şirin Kelebek, @sirinkelebek
5.2.2014 01:01:32


kulaklarımı ısıran soğuktan daral gelerek
açıyorum titremeler boyu ağlamalar
dök ulan dök irin hüzünleri

uykular böldüren kadını unut diyorum

çoktan resmi çizilen karakterler gibi kalıyoruz
cümlesiz ve sahipsiz





İnanılmaz güzel.
Bir ayrılık,
bir yokluk, bir hiçlik, böylesi güzel anlatılabilinirdi!



Harikasınız

maviege
maviege, @maviege
5.2.2014 00:13:47
uzun ve koyu bir yalnızlık
miNa..
miNa.., @mina--
5.2.2014 00:13:39

uygun zamanda gelicem mutlaka.. şimdilik sevgiler kardeşim..
meral melek kaya
meral melek kaya, @meralmelekkaya
5.2.2014 00:07:20
çok güzel kaleminize alıyorsunuz bu yürek yaşanmış olayları şiirlere aktarıyor her gün ayrı bir anlatım ve bir o kadar da güzel
farklı bir yorum takdir ediyor ve yüreğimden geçtiği gibi alkışlıyorum örnek alıyorum sizler gibi üstatlarımı
saygılar kaleminiz daim olsun susmasın susmasın hiç :))
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
ÜYELİK GİRİŞİ

ÜYELİK GİRİŞİ

KAYIT OL