8
Yorum
10
Beğeni
5,0
Puan
2946
Okunma

hiç kimseler yok gibiydi
zaman derin bir sessizliği vuruyordu
sanki ıssız bir sahilde
karaya vurmuş bir şiir can çekişiyordu
nedeni niçini artık gereksiz kalan
bir yalnızlıktı bu
kumsalda tek bir ayak izi dahi yoktu
tanıdık dünyalılardan
bu denli ürkütücü uzaklığın
her anını böylesine hissetmek
tarifsiz bir keyif olsa da
karanlık vadilerden eserken
bildik eski bir rüzgar
kanını donduruyordu
kendi ayak izlerini aradı
bulamadı
iz bırakmıyordu belli ki artık
geçmişinde her ne varsa
çizmişti üzerini yavaş yavaş
her birine çoktan beridir veda etmişti
bir başka şiirin dizelerinde
en son öldüğünde
bırakmıştı herkesi ve herşeyi de geride
anımsadı
son sevgi kırıntılarını da yitirdiği zamanları
duyarsızlıkları
vicdansızlıkları
her şeyi tüketen doymak bilmez iştahları
ne sevgi
ne de şefkatin zerresi kalmamış insanları da
sahtekar rollerini oynayan
uzaktan kumandalı kurumuş duyargaları
hesap makinalarına dönüşen insani algıların
parasal dönüşüm evrelerinin çirkinliklerini
beş kuruşluk çıkarları için
vatanı
milleti
insanını satanları
artık insanlar yoktu
parasal ölçüm cihazları haline gelmişlerdi
kalp para gibi sırıtan
sahte insanlar
ötesi yoktu
arınmalıydı insan
bütün bu günahlardan
sonra yeniden doğmalıydı
eğer ki doğacaksa
sevgilerde can bulduğunda
insanı insan kılan
ya da verecekse ,
" adam gibi " can vermeliydi
ıssız bir sahilde
karaya vurmuş bir şiir gibi ...
Mert YİĞİTCAN
16 . 01 . 2014
İstanbul
5.0
100% (9)