9
Yorum
29
Beğeni
5,0
Puan
3161
Okunma

konuşmalarım çoktan öldü..
susuyorum
sözcükler sokakları ayıltıyor
yağmurun ışıkları düşerken seslere
bana tekil dürtülerimin sızmış harfleri kalıyor
hiç düş göstermeyen
bir uykunun lal hali gibiyim
ayrık heceler boğuluyor
teneffüsü olmayan sulak hayallerde
ben o hayallerin dibinde
baloncuklar çıkaran balık oluyorum..
halbuki
aklımın resmi dillerinden geçiyor
konuşmak istediklerim
kekeme resitaller
es vererek çatırdıyor beynimde
ve asla söylemek istediklerimi
azat edemiyorum..
susuyorum
sürgünler boy vermiş
romanlar yığılıyor caddenin camekanlarına
elimi uzatıp
okumaktan çekindiğim
hayatlardan alıyorum
içimde bin bir çığlık
suskunluğumun yanılgısında
sessizce eğiliyorum sayfalara
bağıra çağıra okumak istiyorum
tanığı olmayan git gelleri
ölüm türkülerinin
hikayeleri vuruyor gözlerimin şafağına
usulca saklanıyorum anlatılanlara
yine susuyorum
ve anlatıyor kitap
ben dinliyorum..
nasılda sessizce duruyor
cebimdeki acılı kelimelerim
aşkın yolculuğu yazılıyor
penceremin karşı şeridine
ve harf harf cebimden çıkarıp
yolculuğa hoşçakal ediyorum onları
hantal zamanlar yorgun, kimsesiz
ve suskun duruyor bende
yalnızlığımın suskun çocuğunda
ezberliyorum dilsizliği ..
konuşmalarım ol
ağzımdan fırlayacak hayatın her kilometresinde
söyleyeceklerimin sahibi ol
suskunluğum yitik acılar besliyor
yanımda duran gölgem kadar
battım harfsiz kıyamete
batıl yalanlar hariç
bütün ziyan kelimelerimi topla habersizce..
susuyorum
ağır bir itham kaplıyor irdelenmiş düşlerimi
baygın sorular kaplıyor ölü cevaplarımı
söylenecek hiç bir kuru gürültü kalmadı bende
sen yüreğinin sesiyle
konuş benim yerime......
sustuğun kadar konuşuyorsun aslında.....