3
Yorum
8
Beğeni
5,0
Puan
913
Okunma
Zamandan eskiyim...
vaktin olabileceği, dolabileceği
her sıfatı çoktan ifademde kullandım.
Ki ben en çok geç kalırken masumdum.
Kadınların sırtları mesela...
şarabı çeyrek geçe makbuldü.
Bir de mumları damıtırken...
En çok da boyunlarını özlerdim.
Kuş dilinde bir anlatı gibi gelirdi bana...
Sonra dudaklarını, gözlerini
ve hızla inip kalkan göğüs kafeslerini...
Ben sevişmekten eskiyim...
Tenlerin, terlerin arşınladığı
her eti, her tuzu çoktan susadım.
Ve ben en çok kadınlara sustum.
Konuşsunlar istedim,
anlatsınlar, sövsünler...
Bir anlama ne hacet
olmayışın ta kendisidir sükûnet...
Bakmayın siz bana matmazel
göremediklerinizden de eskiyim...
5.0
100% (8)