10
Yorum
17
Beğeni
5,0
Puan
1351
Okunma

Gökkuşağı renginde konmuştum ya dalına
Bana bunca cefayı ettiğini bilmedim
Zarif bir kuğu gibi süzülürken salına
Göz yaşını gözüme kattığını bilmedim.
Benim şu garip gönlüm sevgiler saçar derken
Al yeşil çiçek gibi bir ömür açar derken
Sabırlar şerbetini kanarak içer derken
Yalnızlık deryasına battığımı bilmedim.
Dolunayın koynunda efkara tutsak kaldım
Yıldızların şavkından bir kaç mutluluk çaldım
Tam işte oldu derken tekrar rüyaya daldım
Bergüzar yarınları güttüğümü bilmedim.
Ayrılık şarabını yudum yudum içerken
Hasretin kefenini üzerime biçerken
Leyla mecnun misali sonsuzluğa göçerken
Kaderin cilvesini tattığımı bilmedim.
Bu şehrin geceleri karanlığa devrilmiş
Yüreğim alev topu duygularım kavrulmuş
Dönüp baktım maziye hatıralar savrulmuş
Hayalleri gerçeğe çattığımı bilmedim.
Hayat denen bu yolda sevgi yürek yarası
Gitti gidiyor derken elbet gelir sırası
Bekliyorken vuslatı iki umut arası
Hasret zincirlerini tuttuğumu bilmedim.
Bak gördün mü yok oldu sevda kokan sözlerim
Bende herkesler gibi gülistanı özlerim
Gül ve rüzgar dokurken senden uzak gözlerim
İhanet lokmasını yuttuğumu bilmedim.
İşte belki bu yüzden hücreme doldu yaşlar
Alaca şafaklarda bu gönlüm hasret işler
Mazide canlanırken kırık dökük o düşler
Puslu aynalarda ben bittiğimi bilmedim.
Özlemler sayfa sayfa benimle aynı safta
Melekler uyandırdım sanki dört bir tarafta
Yorgun bitkin gözlerle arıyorken arafta
Gönlünün sarayından gittiğimi bilmedim.
Yüksel Beyocaktan.09.11.2013
5.0
100% (13)