elvedalar kısa tutulsun
yolculuklar, çiçek boyları
ve bildiriler kısa tutulsun
hayatımız bir başkasının
bir başka bakış açısındaysa
zincirler de kısa tutulsun
zincir uzunsa ve pas yoksa
herkes gereğinden fazla özgürdür
öyleyse bedenim burada bırakılsın
müsait olmayan bir çağda



açılarını değil üçgenlerin
’iç acılarını’ toplayın halkların
kolaysa. rakamlar uyumludur gitmeye
kentler bir orosbu kadar gürültülü
ve yapmacık, bir o kadar da sessizdir
içten içe. beynim dalgalı bir okyanus
ve aslında spartaküs de kimsesizdir
öyleyse beni burada bırakın
burada, böyle müsait olmayan bir çağda
gideyim. ki gitmek, en yanlış tanımı gelmenin
bu tanım burada bırakılsın
ve gerçekler kısa tutulsun



seçim sandıklarının
taziye ilanlarının boyutunu belirlediği günden beri
neon ışıkların güzelleştirdiği
aşklardan soyutladım kendimi
şeytanla bahse girenlerin
bir tanrı mütevaziliğine soyunduğunu gördüm
bültenlerde high definition yalanları
ve esas yönetmen arka plandan çıkmalı
artık. her gece bir partizan gibi yumruklayarak aklını



öyleyse beni
47 ve 3’ün çatıştığı
rh emperyalizm şiddetinde çatıştığı
ve bazen birbirine neden karıştığı
ve her zaman neden çatıştığı
rakamların harfsiz
harflerin rakamsız
çok anlam taşıyamadığından
hiçbir anlam taşımadığı
künyelerde yazılmayan
ve redd-i kimlik beyanlarında susturulan
yalnız dağ yamaçlarında
kekik sertliğinde ve ısırgan yakıcılığında
çobanın şarkısına eşlik edemeyen koyun saflığında bilinmeyen
bir ülkenin ter kokusu esnekliğinde bırakın
ve elvedalar kısa tutulsun
yolculuklar, çiçek boyları
bildiriler kısa tutulsun



öyleyse beni
hiç saati olmayanların
ne kadar daha yaşaması gerektiğini
sürekli başkalarına sorarak öğrendiği zamanda
ki katalizörlere sığmayan bir acı kurnazlığıdır bu
ki değişecektir. badem ağaçlarının kötü yazgısı
ki bademin payamdan başka anlamı olmayacaktır
ki yine ezan kokacaktır caddeler
ki yine gülümseyecektir cumhuriyet gözlü kız
öyleyse beni, bir gezgin nasıl bırakıldıysa tek başına
tek başıma bırakın ve kısa tutulsun her şey
şartsız imzalıyorum fikrim bunu onaylayacaktır
çünkü bismarck bir şey diyor hani bir şey
tek alternatif ile cevap veriyorum;
orada, orada, orada
yıkık bir istinat duvarında
selüloz kokan altı harfli bir yazı...
kısa tutulmasın.

Irmak - Kasım / 2013