2
Yorum
23
Beğeni
5,0
Puan
1459
Okunma

ilk defa dün gördüm aynada kendimi
arkadan bakıldığında dev gibi omuzlar
tepesi dumanlı erciyes gibi sağlam
ve bir kırbacın sesi gibi keskin
acısız ve intiharsız
zannederdim hep kendimi
meğer ne küçükmüşüm.
kendi kesip biçtiği önlüğün içinde yaşayan
tuvali hep rengarek
her sabah yatağına bırakılan bir gülüşü
sorgusuzca dudaklarıma takınan
hep kapattığı
ama hiç açmaya yanaşmadığı kahve telvesinde
gizli saklı kelimeleri olan
ben
bahçemin etrafının dikenli tellerle örülü olduğunu
hiç görmemişim meğer.
eskiden sadece iğneden korkardım
şimdi gözlerimi açıp bakmaktan etrafıma
kaybolan yön duygumu
bir öksürük nöbeti gibi duyabiliyorum
yer yer sigara lekeleriyle renklenmiş sakallı
yaşlı sahafın karşısında
bir boşluğu daha doldurmak telaşıyla beklerken.
toprağın altında esen rüzgar
yüzü kırışmış deniz
ve kediler
ve kağıtlarım
ve hiçbir yağmura sarılmayan şemsiyem şahidim olsun
elbette öldüreceğim kendimi birgün
gözlerimden güneş yüklü lensleri çıkarıp
rafta tozlanmış bir kitabın
hiç okunmamış sayfasında.
Aysız
5.0
96% (24)
4.0
4% (1)