7
Yorum
11
Beğeni
0,0
Puan
1502
Okunma

Eski Aşklara...
“gölgesinde mevsimler boyu oturduğumuz
hep elele vererek hayaller kurduğumuz
kimi üzgün kimi gün neşeyle dolduğumuz
o ağacın altını şimdi arıyor musun
o güzel günler için bilmem yanıyor musun"
/ne iz kalır ne de bir ses
yanık bir resim
ölü nefes /
aşktı / saftı
bir hatıra defterinin yırtılan yapraklarında kaldı
“ne çok yakışıyorlar birbirlerine” demişlerdi
o ağacın altında
sadece bir kez değmişti birbirine elleri
genç adam
bir gün
bir hatıra defteri ve bir zarfta bir resim verdi eline
“seni daima k a l b i n d e
saklayacak olan
s e v g i l i n”
diyordu resmin arka yüzündeki dil
ne oldu, nasıl oldu
hiç hesapta yokken
savruldu avuçlarındaki sıcaklık
v e zamandan
el etek çekti sevda sesleri
“gitme dön” diyemediler birbirlerine
yırtıldı hatıra defterinin sayfaları birer birer
gecenin oltası çekip aldı günü gözlerinden
çekildi g ü n e ş
kırıldı düşler aynası / bozuldu büyü
aşk batmaya meylederken
buz kesti dünya
soluklarında artan sessizlikle
umut baş gösteremedi yeniden yeşile
kalbinde k a l m ı ş mıydı
s a k l ı mıydı hâlâ
bilemedi kadın
o sakladı sonsuzluğa değin…
insan hayâl ettiği sürece yaşa(r)tırmış
“o” hiçbir zaman
h i ç k i m s e olmadı onun için
delinmez bir kalkan kadar güçle
hep v a r oldu yüreğinde
sebepsiz sevdiler birbirlerini
ve sebepsiz ayrıldılar yine
toz pembe tablonun içinden
âniden çıkıveren kara kış
iki kuşu havalandırdı dalından
zorladı göçe
yarınlarını yitirmiş geleceğe
ahlat umutlar yüklemek boştu
v e
hicaz şarkılar döküldü ağızlarından
çözülemedi muamma
kaldı kurşuni gölgelerde
ne saçlara taç yapılan çiçekler
ne de yeşil yapraklar vardı
hayâl perdesinde
yüzleri belirsiz iki karaltı sadece
/biraz sevinç çokça acıyla
kader aşkı tattırmıştı yalnızca/
yaşam gibi / hepsi iki soluk
bir daha ısınmayacak soğuk yüz
ve sonra söz harmanındaki hiçlik...
bir varmışsın / bir yokmuşsun
hayat devam eder yine de…
Hâdiye Kaptan