7
Yorum
7
Beğeni
5,0
Puan
2323
Okunma

söylenmemiş sözlerimiz vardır hepimizin ; bir gün söylenmeyi bekleyen ...
gel tut ellerimi sonbahar gibi
ısıt biraz eylül rüzgarı
olsun serinliğin boşver üzülme
yazdan kalan anılarım var benim
onları düşünürüm yine
ısıtır ellerimi
dağıt ruhumdaki karanlığın hüzün yağmurlarını
geceyi saran efkarımla
beni al yine koynuna bu gece
dargınım biliyorsun
baharım yok benim
bir nisanda bıraktım onun da ellerini
rüzgarlı bir akşam üstü
yağmur gibi ıslaktı gözleri
kaderimi yazıyorum ben nicedir
yalnızlığın sayfalarına
kan damlarken yüreğimden
kalemimi kırıyorum sonra
gönlümden geçenlerin içinden geçiyorum
tenha gecelerin kaldırımlarında
sen anlarsın beni sonbahar
gülüşlerin arkasına sakladım eskimiş göz yaşlarımı
kırık bir kadehte parçalandım ben
nice zaman bakmadım aynalara
bıraktığım yerde durur öylece eskimiş yüzüm
nisan yağmurlarında
yalnızlık
yüreğimin sevdalısı
karanlık dehlizlerinde kaybolduğum
ışıksız yürüdüğüm mevsimler ötesinden
sonsuzluğa uzanan ümitsizliklerimin ardında
kör karanlık kuyulardan geliyorum ben
kader
gölgesinde uyuduğum eski çınar
yaprak yaprak dökülür üstüme
nice zamandır yaşamayı özledim
ve sevdayı
gülümseyen çiçekler açtım sonra sevgiliye
bekledim
gelsin koklasın diye
güz yağmurlarında yürüdüm
eski kaldırımlarda tek tek buldum izlerini
o sevda bitmedi
nice baharlar geçse de üstünden
bak ısıtır ellerimi onu düşündüğümde
serin eylül akşamları
bir gün buluşacağız biliyorum
mevsimsiz
zamansız birleşecek ellerimiz
hiç ayrılmamış gibi
kar beyazı saçlarını okşayacağım tel tel
hiç ayrılmamacasına
yüreğini saracağım hasret yaralarımıza
eğer yaşıyorsak işte o gün
ilk kez söyleyeceğim eylül sevgili
" seni seviyorum " ...
Mert YİĞİTCAN
29 . 09 . 2013
istanbul
5.0
100% (8)