7
Yorum
14
Beğeni
5,0
Puan
1954
Okunma

uzak bir fısıltıdan soluksuz gelen......
galiba kaybettiğim önceki günden geldin
bulduğun ben yakasında gelincikten bir hüzün
yolun yıllar önce senin yürüdüğün tarafındaydım
çoktan kırılmış oyuncakların unutkan yerinden
ansızın yağmurları tutarak geldin
onca acı dokunurken parmak arası gecelere
hiç hesabını düşünmeden uykusuz bir yorgunlukla dedin...merhaba.
altı üstü hayat benzemişti bize
bizde hayatı buyur etmiştik
tercihsiz lisanlarda keçeli şarkılar söylenir
biz her kendimize döndüğümüz yeri kaybederdik..
ve kaybetmiştik
kaybettiğimiz kadar büyümüş
büyüdüğümüz kadar yabancı sevgiliydik
tanıştık
ezbere yağmurlar sevdik
ıslandık
çapraz mermilere acı boyadık
renklendik
kaybettiklerimizi topladık
toparlandık
sınanmış yaşamı kayıtsız budadık
geriye hasat sonrası tuvalde biz kaldık.........
tamda pencerenin o tükenmez buğusuna denk geldi her/şey
dışarıda karmakarışık mevsimler bölüşürken şehri
gökyüzünün kanadındaki masalları özledik
suya düşen hayaller taş değildi belki
ama yinede toprağın rahminden umut figürleri istedik
sen resimler kanatırken zaman iklimi aşka
ben şiirler serpiştirdim fırçan/daki eylüle
ardından gülümseyen yıldızlar düştü denize
ve sen yıkıntılar içindeki bir ülkeye başkent oldun ansızın...
çok uzak ihtimaller yakın gerçekler bağışladı
sabaha alize geceye saçlarındaki rüzgar değdi
kaçakçı tanrılar ağlarken ayin kokulu mayınlarda
bulutların yüreği usulca kapıyı çaldı...
ve düşük cümlelerden geriye
tepemizde pervaneli bir hayat kaldı.....
senden öncesi ve senden sonrası..yeniden değil,sadece doğuş...
5.0
100% (15)