9
Yorum
12
Beğeni
5,0
Puan
1540
Okunma

sesini yalın ayak duyarım belki...!
sessizce gel avludaki zakkum tanımaz seni
burası aşşa/ğı yukarı bir sarmaşık boy
lavanta kokusuna selam ver/de gel
eski bir güf/de olursa ağaçların altında
hani şaşırma eskiler çoktan göçtüler
sen sağanak çağımın yeni yağmuru
batika/dan saçlarını rüzgarla/da gel......
korkuyu ırmağın ulu orta gözüne bırak
göreceksin hemen ay ışıklarının toprak değişin/de
ince kırılgan bir ırmak sen bırak geçmişini
ve kırmızı gül sokağından kestane sapağına gel....
keman çalan bir duvar göreceksin
yanı/başında çiçeği burnunda sonbahar
uzat elini tanış eylülle
mutlaka seveceksin biliyorum......
bir/de turku/az bir fular dola boynuna
üstünde siyah elbise,adımla parkeden yolu
or/da martılar ağarlaya/cak seni
otur dinlen biraz sarkacın altında
önünde bir dolap aç onu simitleri savur onlara
ve bir martı şiiri yaz aklına
ardından ver martıların yalnızlığına.....
ilk defa göreceğim seni ilk defa düşecek aklım sesine
voltalarken kapım açık solumda asma ağacı
ve artık geliyor demenin çocuk yanı......
şimdi olduğun yerde dur
sol yanağına konan uğur böceğini al
ve başını kaldır
ben senin kaderin ben senin ilk ve son sesin
sen benim kaderim sen benim ilk ve son sesim
şimdi bırak uçsun uğur böceği.......
yüzünün ülkesini bağışladın,şimdi sesinden bırak şehirleri.....
5.0
100% (13)