5
Yorum
7
Beğeni
5,0
Puan
1611
Okunma

Rüzgar değdikçe coşan
Dilime otağ kuran alevden ahsın
Karanlığa gömüldükçe
Nurunla ışıldayan ruhumu
Gecenin rengiyle karartansın
Cemre ateşi gibi düştün gönlüme
Yağmur mihmanıydı göklerin
Toprağa suya havaya candın
Biten ömrüme taze kan
Gelişin yakmıştı yüreğimin fitilini
Gidişin yıkmaz mı
Oya oya işlendiğin hücrelerimi
Vakitlice olsun
İplik iplik sökül tenimden
İzin dahi kalmasın
Sana düçar kalbimden
Kaç bahar daha böyle kaçacaksın
Unutma unuttuğun gibi toprak olacaksın
Toprak su kadar temiz
Toprak ki aziz dostum
Anamın koynu gibi lekesiz
Alnımın orta yerinde
Çarmıha gerilmiş günahsın
Yerle bir olsa yalan dünyam
Sönse göklerin sultanı
Kalksa kalbimdeki tılsımın
Ve sona erse bu tatlı rüya
Solumdan verilecek defterden silinmeyeceksin
Sen deli poyraz,hırçın dalgam
Aşkı yüreğime dokuyan taçsız ecesin
Sanma bir kerede , soluksuz
Zamansız, sancısız öleceksin
Kapanmaya yüz tutmuş gönlümdeki yarasın
Merhamet etme sevdiğim
Bırak gönlüm ince ince kanasın
Zamanı durdurduk
Ve koptu gergin tel gibi
Bendeki sonsuz aşkın
Çok bekletmez yüreğim
Kaldırır içindeki cesedi
Ya bugün ya da yarın
Ölüm ve toprak
Su ve de sönmeyen ateş
Temizler her biri
Göz vurduğun gönül koyduğun beşeri
Göremez dünya sen gibi bir günahı
Veremez hiçbir kul senden kalan hesabı
Bundan gayrı bütün hesaplar mahşere kaldı…
5.0
100% (8)