7
Yorum
11
Beğeni
5,0
Puan
1986
Okunma

İşte yeniden yol göründü bana, sensizliğimi gidiyorum.
Yalnızlığımın yüreğime düştüğü ana düştüğü mekana gidiyorum
Hoyrat duruşumun masum olacağı mekana gidiyorum
İşte yar, sessizliğimin mekanına gidişim…
Umut beslediğim yarınlarım dan çaldığım günlerim biti
Yokluğunun ahengine kapılıp gidiyorum
Bu gitmeler çok koyuyor bana ama gitmem gerek yokluğunu çekmem gerek
Bilirim yarınım da yokluğunu bana hediye edecek
Başım dik onurumla ama yıkılmış yüreğim ile gidiyorum yar
Seni özlemlerimin en güzeline sardım gök yüzünün mavisinde sakladım
Bulutların en mükemmel haline resimlerini çizmişim
İşte gidiyorum yar yokluğunun dününe bu günden gidiyorum
İçerimde alevlenmiş saldırıya hazır duygularımla gidiyorum
Seni kazanmanın savaşını düşünürken
Kaybetmemenin savaşını vermeye gidiyorum
Bir yaşamın öyküsünü bir kazanılması gereken savaşın meydanına çıkıyorum
İşte sensizliğimin doğacağı güneşe gidiyorum
Dipsiz bir kuyu misali oldum bu yalancı gecelerde
Varlığını ararken yarınım dan habersiz senden oldum
Seni bir başına yalnızlığın sinesinde karanlıkta yalnızlığına bırakıp gidiyorum
İşte gidiyorum yar seni gök yüzündeki yıldızlara emanet ederek gidiyorum…
Başım dik duracak sen varken bu beynimin her zerresinde
Seni taşırken bu beden başı öne eğilmiş bir deli yakışmaz şanına
Hangi beyinki sana olan sevdama gem vuracak
İşte gidiyorum prangalar takılsa da kollarıma ayaklarıma
Giderken farkına varmadan senide yanımda götürüyorum sanırım
Sende varsın bu yaban ve yalnız bildiğim yolculuğumda
Yanı başımda olmasan da dokunup tutunmasam da
İşte gidiyorum yarim senin ruhunla doğduğum topraklara
Hadi şimdi sevda türküleri dolaşsın dilimize ayrılıktan yana ne varsa
Meze yapıp içelim kurulsun çilingir sofrası
Yokluğunu bir bardak rakı diye salayım vücudumun her yerine
İşte gidiyorum yar seni içerimde yüreğimde taşıyarak gidiyorum
Birazdan hüznüm dökülecek gözlerimden
Düşen her damlada hasretin kokacak yaşadığım şehir
Şehir sen kokacak ben hasretinle yanacağım
İşte seni bu alemin en güzel mekanına götürdüm senden habersiz yar
Gözlerin dünyaya bakmaya cesaret ettiği müddetçe
Bakışların beni aramaya başladığı andan itibaren Kalbin adımı zikrettikçe
Sana geleceğim yar gitmek yakışmaz bu deliye
Tutuğum her dileğin ardında sen varsın
Yazdığım her satırın içerisinde sen varsın
Baktığım her yerde sen varsın
Ama yanı başımda yoksun gidişim yokluğuna yar
Birazdan yağmur çiseleyecek üzerime
Titreyecek biliyorum seninle dolu olan yüreğim
Tenim ıslanacak bedenim ıslanacak
Ama sen ıslanma yağmur damlalarıyla gözlerimden dökülen yaşlar ıslatacak
Bir ahım oldun yakı verdim dünden bu günüme yaşanılmış lığımı
Bin ahım olsan yakarım ne varsa benden geriye kalanı
Yokluğuna meydan okurum çıkarım meydan savaşlarına
Savaşım sen im dadım sen işte savaşına gidiyorum yar
Sesiz kaldı bu yalancı ve suni İstanbul geceleri
Ne hoyratlığı kaldı yanımda nede dik duruşu
Hüznümü sardı her tarafı İstanbul ağladı ben ağladım
İşte senin için düştü gözlerimden birkaç damla yaş yar
Tutunduğum tüm umutlarımı alevlerde yaktım sensizliğimi
Ne varsa benim için yazılmış çizilmiş söylenen kelamları astım bir bir
Bir sen gerçek kaldın bana dünden bu günüme
İşte ben gidiyorum geleceğimden yarınlarına yar
Susuz kalmış toprak oldum
Güneşe hasret kalmış can oldum
Bulutlardan düşen yağmur tanesi oldum
Bir senden ayrılmayı beceremedim yar işte yokluğuna gidiyorum
Kah gecenin zifiri karanlığı sarar derdimle bedenimi
Kah güneşin sıcaklığı vurur değiştirir tenimin rengini
Kah yağmurlar yağar söndürmek ister içerimde yanan seni
Senden ırak olmaya gidiyorum yar senden ötesi yalan
Kıskanılmış aşkların en yüce sindeyim seninle
Bir tebessümünle ölüme giderim
Varlığımda görmek olmasa da kaderimde
Seni ölümlerden öteye sevmekle almışım mükafatımı yar
Tut ki ay ışığının yalancı duruşu yum
Tut ki gecenin üzerime örteceği kara bir çarşafım
Tut ki ölümüne koşar adım giden bir deliyim
Bilirim ki ölümde olsa bu gidişimin sonunda sen varsın yar
5.0
100% (13)