3
Yorum
3
Beğeni
5,0
Puan
1236
Okunma

anlamasan diyorum
yani anlamaya çalıştıklarını unutsan
hor görsen beynini kemiren düşünceleri
yani koyver/sende kaybolsa zamanda
acıt/masan içindeki sesi
vurdumduymaz bir hikayede bulsan kendini
yani sislerden geçip/de gideni anmasan düşkünler gibi....
masa üstündeki dağa/nık mektuplarda asıldın
siyah beyaz fotoğraflarda silik bir anıdan ibaretsin
piyanonun tuşlarında saklandın yıllarca
hani kim sildi kirpiklerinin ucundaki çiğleri...
ecel/mi çaldı kapını azrail/mi derdine ortaktı
ne olur anlamasan artık diyorum
şu ahir zamanı
bak çocuklarda büyüdü ve hayaloğlu öldü
onun şiirlerinde ne çok ağlarsın halbuki
ahmet arifin mısraları sarardı
ve şose boylarında gebermek
nazımın şiirinden fırlayıp gerçeğe karıştı...
uslan artık uslan/dır yaranı
ön bahçedeki çiçekler kurudu
saksılarda düşler boş bir hicran
kaybedenin kaybettikleri unutuluyor
ve unutulmaz olanlar hep hafızalarda yaşıyor...
ve sokaklar yine sessiz olur
kör ayinler karışır karanlığa
dilinin ucuna tünemiş sessizlikten
hazan yaprakları uğurlanır
öyle kaybetme kendini uğursuz gecede
mektuplar yine dağınık
fotoğraflar sarardıkça sararır
ve sonun ezgisi
her değişen zaman
yolculuklarla bilmediğin yerlere
bilmediklerinle uğurlanır.....
artık vakit kendinden birşeyler koparma vaktidir
ölüm yaklaştıkça soluğun ihtiyar bir şiire yoldaş olacaktır....
5.0
100% (7)