sapanıyla özgürlüğe gülümseyen
bir çocuk sevdasındayım
seninle..



en kırılgan yanımdan sarılsan bana
yılların sisli perdesini kaldırsak yine
uzansan üşümüş ellerime kaygısız
tutsan dünden bugüne örselenmiş heyecanımı
yeniden sevda olup düşsek bir annenin özlemine
yüreğimizde umut
gözlerimizde direnç
göğsümüzde uzun bir slogan yaftası
koşaradım dalsak
çarpıcı ve yalın sokak eylemlerine..

üstümüzden kuşlar geçerken
yine gökyüzünden süzülsek bulutlara aldırmaksızın..
o bulutlar ki
biliyorum eninde sonunda dağılacak
bir babanın göç endişesinde..

şiirden
şarkıdan
kısa peronların uzun geçmişinden
usul usul adımlarken geleceği,
nazımdan konuşsak
pirayeyi nasıl sevdiğini mesela..
çay bahanesine
ben limon atarken pirayeden vazgeçişine
sen ansızın yakalasan elimi
noluyoruz demeye kalmadan
yine sokulsan yüreğime
o en sevdiğim gülüşünden
ve ben affetsem yine nazımın düştüğü çaresizliği..

bak yine uykusuzluktan kapanırken gözlerim,
offf bi uyusam diyorken içim
sen yine ufak bi çat-pat la
uyandırıyorsun yanağımdaki gülleri
ne uyku kalıyor geriye
ne de kilometrelerin tasası..


umuduyla dünyayı kucaklayan
bir çocuk telaşındayım
seninle..


zaman akıp giderken
kimi acılı, kimi de sevimli yollar misali,
ben sadece seni saklıyorum
hasretimin en sağlam kalesinde..