5
Yorum
19
Beğeni
0,0
Puan
1680
Okunma
Deniz…
yaşam yapraklarımı girdabına aldığında
can damarlarımdan çekildi
gövdem bomboş yürekle
ihtişamı ihtişamsız kaldı
hislerim yalın mürekkep gibi uykuya daldı:
Bu yüzden yüreğime akan gizli deniz
ö z g ü r s e ç k i d i r ölüme.
kelimeler ormanında kayboldum kalkanı ol ömrümün
söz hançer olup gecelerce eşeler ruhumu
dövünür kalp
bülbül figanıyla fışkırır damarımdan kesilen kan
sessizce küflü hikâyem uçar eksik maviye
mavi Seher’i akıtır dudaklarım kırk gün kırk gece
senin imkânsızlığında; mahşerin köpüklerince
Ateşin külü dumanlaştıkça sallanır yer kabuğu
doludizgin yaklaşır bulut
çöle yürür arsız vedaa
rüzgâr pranga takar kalbimin aynası senli düşlere
zehirli akşamlar gözlerimi sağar sonsuzluk kâsesine
maviler arasındaki berduş cellât
kibirle içer ruhumu
Ey gölgesine tünediğim sevgili
şarkın ezel ufku durmaksızın seni yansır
ansızın belirir bir hilâl sana dair -ah çekerim
seni sevmeye saçlarından başladım; kınalara büründüm
giydiğim ruh gibi seni giydim
çoğaldım sevildikçe
her şeyi örten geceye sor ey sevgili!
yazgımda anaforlar
yüreğim kucaklaştı dişi bir örümcekle
öyle dövündüm me’vâ sularda
__İyi bil ey dinginliğim
sana su dedim; deniz dedim
-şifa oldun kor dudaklarıma!
umarsız kalbimi derinlerine bırakarak
hançer ağzında geçtim hırçın dalgaları
aşkın itirafındayım anlayacağın
ötesinde acı olmaz yoksunluğun...
Ey intiharım s e v g i l i!