7
Yorum
18
Beğeni
5,0
Puan
1163
Okunma
..
sana baktım
ip uçlarına akkor döşeyen acılara kelâm indirdiğin her yerden
al ve yalnız kendine git her şey sendedir bulduğunca diyordun
tam böyle söylenmemişti bütün bunlar
aslında ben böyle ,,
sana tâbi değilim
beylik bir düzeni tekmeleyerek bu viran yurdu kurdum
tuz küfesi taşıyan sırtından geçtim dağlarımızın
çok acıkmış ve alabildiğine susuzum
ölüsünü gömmeden ölenlerin acısıyla yıkadım gözlerimi
soldu yüreğimdeki gül
avuçlarımda çifte karanfil kokusu
ne bulsa güzellikten ve acılardan
oracıkta koynuna alan bir âşığım ben de
hepsi bu
usul uyak yürüyen kanlı bir divaneydi yeryüzü
ve şairlerden başkası değildi
ilk inananları aşk dinin,
alıp her şeyi götürürler steplere ve yalçınlarına arzunun
parçalara ayrılan kırılan
ve durmaksızın sürgünler veren
direnç muştalarıyla kaplı ihtiraslarını gördüm her bakışın
yaşamdan ayrı değilken ölüm
sırtlanların salgısı, engereğin zehri gibi parlıyorsa
bu yüzyıl
her şeyi içine katıyor öğütüyorsa kara delikleri
yaşamak denilen kâbusun
kartellerin iğne uçlarında ışıldayan sönüklüğüdür
tehdit edildiğimiz bu ağu
nereye gizlenirse bulunacak sözsüzlük
ve ganimetleri suskunun
hani bâtılın kan üzerinden kendini yücelttiği
doyum
aşılacak dağ
övülecek ölüm
koyultulacak uzvu var mı hâlâ
iyinin ve doğrunun
yok mu kâbeye tepeden bakıyorken
putları müşriklerin
che guevara ile Muhammed
aynı cümlesine gelmiyor mu kutsal gerçeğin
sor!
lât uzza ve menat her an ve her yerde
kapitalistçe yaşamıyor mu
öyleyse her yürüyüş öncelikle senindir
ey diriiliş sarhoşluğum
derinliklerden geliyor olmalı
zencilerin şarkısı sevgili yoldaşım
acıyla titreyen yutağından ta genzimizin
kuşların boğulduğu bir denizdir belki
tomurcukken vurulduğumuz
ve ben seni böyle ,,
kabul ediyorum
suyun yüzünde uyuduğumu
ellerimin ve ayaklarımın kanadığını da
pamuklu sargıların artık ağır geldiğini
yüksek dozda içilmişken bir nehir
bilirsin çünkü senden öğrendim
ölüsünü ararken aklını yitirir insan
yahut beklenirken
umut kesilmiş balıkçının limanı okşayan belirtisi
ve her gün ölerek ufku tarayan gözlerle
seni bu kadar,,
severken bir damla suya dokunan pençesini serçelerin
gitmek dağın aksini pürüzsüz tenine yaslayan o gölden
bir kez daha kuşanıp bütün zırhları su yeşili ve serin
seninle ölebilirim
..
5.0
100% (14)