4
Yorum
5
Beğeni
5,0
Puan
780
Okunma

Seni soruyorum
Yağmurlu gecelerin ıslak sokaklarına
Islak sokakların yaprak çıtırtılarına
Yazdığım her satıra, yırttığım her mektuba
Ruh ruh, beden beden
Seni soruyorum.
Seni soruyorum
İlk ve son yazdığım şiire
Yüreğimden vursa bile
Seni soruyorum
Boynu bükük kardelene.
Mutluluk kokan esmer gülücüklere.
Seni soruyorum
Anadan üryan gerçeklere.
Bir çiçeğin suya olan hasretine
Bir bebeğin anne özlemine
Seni soruyorum.
Seni soruyorum
Ansızın yok olan, darmadağın hayallere.
Üstüme örttüğüm geceme
Günüme, güneşime,yok olan düşlerime
Çocuk yüreğime dokunan gülüşlerime
Seni soruyorum.
Ey uğruna bunca keder çektiğim
Yollarına gözyaşımı serdiğim hayat.
Sanadır çağrılarım, sanadır bunca dileğim
Bir kez sende sor, bul beni yalan çiçeğim
Bir yol gözlerime bak da kendimi göreyim.
Öyle tut ki ellerimi , varlığınla yanayım
Eski zamanlardan kalma bir şarkı gibi
Güftelerine beste olayım.
Ah be hayat !
Çok şey mi istedim senden ?
Bir yol seni aradım, gelmiş geçmiş dünlerden
Yaşamın mavisine inat, kaybolan pembelerden
Umudun otağında, boy veren menekşeden.
Tut ki gelmiş bahar, çiçekler gonca
Sarmaş dolaş hayaller,serilmiş yamaçlara
Bir gün düşersem yüreğine, dar vaktinde olanca
Sıkılma kal benimle, bütün ömrüm boyunca.
Yüksel Beyocaktan.
5.0
100% (3)