3
Yorum
5
Beğeni
4,8
Puan
1572
Okunma

Bak dinle !
Toprağın sesini dinle.
Umut yanıyor derinliğinde
Unutulmuş bir törenin dinginliğinde
Açıyor ellerini bahar serinliğine
Elleri beyaz,elleri yumuşak
Ellerinde kar kokusu,kar ise gözden ırak.
Sonrasız ve süregelen öncesizden
Bir hasret duası yaslandığım şimdilerinden
Öğütülmemiş, öğretilmemiş
Bastırılmış ruhların biçimlerinden.
Bak dinle !
Gün karanlığı yakıyor, ayaz donuyor
Gecenin yırtık ağlarında
Kutsal bir şölen dağ çiçeklerinin rengi
Güz hüznünde düşen bir yaprak
Bakıyor semaya ağlayarak
Gözleri buğulu, gözleri ıslak
Gözlerinde kar kokusu, kar ise gözden ırak.
Dinle !
Dinle semanın yakarışını
Arşı düğümlüyor ilkel sancısı
Usulca çağlıyor
Bir ırmağın türküsünde özgürlük.
Sitemler isyankar
Kelimeler firar
Cefaların gidişinde dağınık düşlerin gizi.
Dingin dalgaların sesinde
tutuklu şımarık çocuk
Öyle lal, öyle kör, öyle özgür.
Sonsuzluğun sınırsız özleminde
Kendine dilendiği tutku kanıyor
Acılar dudağında uyuyor
Dudağı mühür, dudağı çatlak
Dudağında kar kokusu, kar ise gözden ırak.
Bak dinle !
Dinle sessizliğinde sesini
Şafağın gönül çelen kızıllığında gün ışığı.
Ölüm !
Gidenlerden kalanlara
Nefesin buğusu bir serçe naifliği,
Üşür durur pencerede her sabah,
Ölüm soluklu zaman.
Bir seher vakti yalnızlığında
Bin ah kokulu hayatın kırılgan yanı
Yokluğun kar çiçeği ülkesinde ölüm
Ölüm soğuk, ölüm yasak
Ölümde kar kokusu, kar ise gözden ırak.
Kar , üşüyor.
Yüksel Beyocaktan
5.0
80% (4)
4.0
20% (1)