12
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
1204
Okunma
Curuğu’nda Unuttuk
Curuğu’n Değirmeni,
Şalpazarı yolunda.
Bir dinlenme yeri var
Hemen yolun solunda.
Yoldan geçen yolcular
Namaz kılar, dinlenir.
Issız olan Curuğu,
Yolcularla şenlenir.
Kızıl Üzüm köyünde
Bir adam hastalanır.
Dik yamaçta düşmesin
Diye sala bağlanır.
Onca zahmetten sonra,
Gelirler değirmene.
Sala bağlı hastayı
Uzatırlar çimene.
Alaca karanlıkta
Bekle bekle, nihayet
Şalpazarı yönünden
Gelir iki kamyonet.
Coşkun dereler geçip,
Karlı dağlar aşılır.
Gece saat ikide
Doktora ulaşılır.
Doktor yarı uykulu
Sorar:-”Hastanız nerde?
Getirin bir göreyim.
Durmayın orta yerde.”
Arabalar aranır
Ama eser yok saldan.
Cümle hasta yakını
Mahcup olur bu haldan.
Çaresizlik içinde,
Köy muhtarı söylenir:
“-Halimize bak doktor;
Nasıl böyle halt yenir?
Sana yetişmek için
İki araba tuttuk.
Ve lâkin, hastamızı
Curuğu’nda unuttuk.”