8
Yorum
6
Beğeni
5,0
Puan
1061
Okunma

Gitmek, alel acele
Son vapura yetişmek gibi
Geride kalana kurşun sıkmak mıydı gitmek
Askı da kalan kıyafeti bağrına basmak
Güneşin bulutla sevişmesini bırakıp
Dağ başlarında toplayıp kollarını
Bir çocuk küskünlüğüyle
Fecre gaybı mıydı gitmek
Yaşlı adamın kentleri kayıp haritalı yüzü
Ovalar patikalar yorgun, beti-benzi solgun
Dizlerim tutmazdan evvel ölmezdim diyor:
-kökü kurumuş ömrümün yeşermiyor dalları
Yılları alnındaki çizgide saymak
Işığı sönmüş bakışların vardır bir bildiği
Dudağının kenarındaki boşluktan düşmekti
Zamanın içinde koşmaktı kara günlere
Ömrünü tamamlamış son nefes miydi gitmek
Geride kalan gözler benim değil
Bu ayakkabılar sıkıyor adım atamıyorum
Gelen güneş hırçın ,gözlerime oklarını batırıyor
Bir çocuğu ağlatmadım hiç azarı işitti kulaklarım
Sinema önünde bileti elinde kalandım
Bu omuzlar benim değil, ağır geliyor ömrüme
Bu deniz yok çığlık çığlığa martılar da
O balığın karnındaydı umutlarım
O güvertesi dökülen gemi gitmeye nazır
Yelkeni nasılda koynuna alıyor rüzgarı
Rota ayrılıktı
O geminin düdüğünde bağırdı hayallerim…
5.0
100% (2)