57
Yorum
83
Beğeni
5,0
Puan
5814
Okunma


Gözlerim sevdanı göreli beri
ve ellerimi ısıtmaya başladığında serçe tüylü şefkatin
kurulduğunda yüreğimin pusulası yüreğine
tutulduğunda kalplerimiz birbirine
hayata kapandı içim
hem lâl, hem âmâ, hem sağırım şimdi senden gayrısına yâr...
.. gözyaşlarımı içen yastığım bilir
ve sözyaşlarımı yudumlayan ay her gece
ölürüm zaman geçmedikçe ben
kavrulurum kendi yağımda
susarım kör-kor fütursuz
ve kusarım yalnızlığa âhlarımı bir seher vakti...
ne zaman karaya bürünse an
ismin dökülür dilimden hârlıca
yanan bağrıma su niyetine
damla damla
yudumlarım sevdayı dudaklarından...
yağmur
ne zaman başlasa bize dokunmaya
can kıyımlarımda filizlenir umutlar
tutuşur eteği hasretin ankara’da
vuslat dans ederken bir fon eşliğinde plakta
ben seni içerim gözlerinden
sen ağlarsın susuşlarında
mabedini diktiğinden beri usuma
koluma taktığın yalnızlığın
fiyakalı bir aşk dolanır boynuna önce
donar sanki yaşam
tel tel kırılır özlem en ince yerinden
sesin dur emri verdiğinde saliselere
aşkı görür dünyanın fani gözleri
boğulurdu ayrılıklar sevginin selinde
yokluğuna
slov hüzünler biriktirdim sessizliğimde
duruldum hasret fırtınalarımdan yâr
gül ile kazınmış intiharsın bileğime
kendimi bulamadığım çıkmaz sokaklarımda
tüm alfabeyi sana bağışladım
tüm harfler ’seni seviyorum’ yazıyor kağıtlarımda
razı oldum ölüme sensiz uyanacağım günlerde
sırf duymasın ağıtlârımı diye penceresizliğimde ağyar
yanımda olsaydın eğer
bilirim kırılmazdı beyazı düşlerimin
yoksun-luk vurmazdı gözüme rüzgârını yağmur öncesi
tutulmazdı ay güne
öksüz kalmazdı tutkularım
seni sevmek hayat demek
sana dair fakirse zulamdaki zamanlar
yaşam çöl olsun bana
ölümse, düğün katr-i vuslat ç’ağrıma
ki
ellerin güldü
yüreğin uçmaya hazırlanan kelebek gibi
nereden kırılacağını bilmeyen koza
kelimelerin sönmeyen bir yangın yeri dilinde
önce kendini yakıyorsun
sonra beni söndürüyorsun
ateşimden alıp suyuna bırakıyorsun yüreğinde beni
ben oyalanırken bıraktığın tesellilerle
sen yanmaya gönüllü mum gibi
alıştırıyorsun kendi ateşinde seni,
yandıkça ben aydınlanıyorum
yandıkça sen eriyorsun
bitmiyorsun / biliyorsun...
... gözyaşlarımı içen yastığım bilir
ve sözyaşlarımı yudumlayan ay her gece
ölürüm ben zaman geçmedikçe
yakamoz olur yalnızlığın yalnızlığıma
tutulurum dilinde
belki bir dilek olur doğarım düşlerine
belki bir amin
sessizce beni dilediğin dualarda...
5.0
100% (79)