8
Yorum
14
Beğeni
5,0
Puan
1312
Okunma

neydi sığmayan daracık hayatlarımıza
ellerimizde demlenen kelebeği neydi kaçamak bir sona zorlayan
koparmak için sevmeleri öfkeyle şah damarından
bu ciğerlerimizi emziren duman kırpığı üzmelerden sıyrılmak adına
mutluluğa yetmeyecek kadar zalim kılan neydi zamanı...
hangi yara sarıldı hakkıyla koynumuzda
penceremizde hangi gündü kaygısız aydınlanan
sır perdeleri ardında kalan ayı arsızca küstüren
bunca bedeni kozasında sıkışıkken yüzsüzce acıtan
kana kana ağlatan o köhne sebeb neydi
sevmeye kuruluydu çürük etimiz
her gelene yenilendi son bulmayan yeminlerimiz
en kıymetlimize çatıldı an geldi kaşlar
an geldi
kendimiz oluverdik çatık bakışlar karşısında kalan...
yatağımızı buz dolduran o yılka ayaz
kendi içimizden esmedimi bedenimize
kendi ellerimiz çekmedimi bedenimizden öfkeyi
kusmadıkmı kinimizi kendi üzerimize
her yıldız gölgemizden yüksünmedimi
gözden kanlı yaşlar döküldüğünde düşmedik mi dizler üstüne
biz kirletmedik mi bu dünyayı
üstüne üstlük utançla her başımız eğildiğinde
en sevdiklerimiz çekmedimi ilmeğimizi
öfkeler dağ olup patlarken günahlar eşiğinde
dönüpte kendimize kösteklenmedik mi
ayağa kalktığımız her kısa an
düşmedikmi kendi içerimize
yetmedimi hırs kundağındaki çıkarlar
tıkanana kadar doyuran bu cüzzam kokulu günahlar
zalimce kanatılan bu dünyanın irinli yaralarına
duadan merhem olma zamanı sizcede gelmedi mi...
GG...
...
5.0
100% (15)