7
Yorum
7
Beğeni
5,0
Puan
1204
Okunma
iklimiyle çelişir kalemin kor kokusu
nefessiz bekler kağıt ağlanmayı deli gibi üzerine
bir felaket tellalı olup
unutunca yağmur şehrimi
tırnaklarını çıkarınca ay
yangın gibi çöreklenirken yılka yıldızlar geceme
önce isyanımı azad ederim pürtelaş
birilerinin ağlamayı unutan gözlerine.
sonra usulca kanar öykümün bilinmeyen yanları
siner bulanık bir suyun yatağına
buğulanır kurumaktan yorgun tomurcuklarım
sonra zalimce aynı çatırtıda yanar şarkılarım
sarınır da o en kızgın dizelerine
en acı hallerimdir belki
bir hummada yuvarladığım sakin sözler
üşüyerek ısınırım sustuğumda
dolanınca dilime akşamdan kalan cüzzam tadında küller
kimselerin kalmadığı metruk limanlarımda
kimsesizlik korkusunu sevdirir ahir zaman
patlayınca o sessizlik bir -günaydın- olup kulaklarımda
kalemin ucuna dolanan asi bir kaç söz vurulur
göğsüm daralır kendime susmaktan
yetinmez bir -merhaba-ya dil
acımı yutkunurum
bir geceye
bir ömür feda edebilirdim belki
umduğum lal gözlere çarpsaydı ah
bu gözyaşından aşınan boşluktaki bakışlar
GG
...
5.0
100% (12)