Bütün aşklar
İlk bakışta intihardır
Bir kıvılcım düşer can evine
Zifiri karanlıktır dünya
Bir ışık, bir aydınlık ararsın
Elini uzatsan tutacağın kadar yakınken
Aşk kendi intiharını seçer

Ummadık bir anda kapı çalınır usulca
Ağlamak, dövünmek nafile
Düşersin çöllere Mecnun misali
Islanırsın sağanak yağmurlarda
Sığınacak bir yer ararsın
Bir saçak altı
Sokak kedileri arkadaşın
Büzülürsün bir köşeye

Güneş nerede doğar
Nerede emzirir aşkı
Kırılır gözlerinde ebem kuşağı
Düşer kanayan yalnızlığına
Düşlerin boğazında mengene
Ve yaralı sesler çıkmazı
Yüreğin yangınların közü
............... yaralısın

Düşen bir ateşle
Tutuşur bütün kadehler
Dudağın yanar her yudumda
İçine akan, baldan bir zehirdir
Yavaş yavaş ölürken bile
Daha çok sarılırsın
Daha çok
Daha çok

Hüzün limanlarında
Güz yapraklarından yelkenlerin
Düşlerinde sıyrık dizlerinin acısı
Uykusuz döngülerde çiler
Pıhtılaşmış mısraların kafiyesi
Aşk kendi intiharını seçer

Ne cinayetler işlenir kan akmayan
Maktül sen, katil sen
Yolunu kaybetmişsin bir kere
Ne yana dönsen ona çıkarsın
Zehirli yılanlar sürünür
Ayaklarının dibinde
Göremezsin

Kaç güvercin uçar yüreğinden
Asla geri dönmeyen
Kaç tufan kopar doru atlar yelesinde
Bir bardak çayın buğusunda
Tsunami olur aşk
Sular altında kalırsın
Saklanmak istersin bir istiridyenin kabuğunda

Anıların yakut göllerine ekilen
Lavanta kokulu yağmurlar ıslatmaz seni
Gelmeden yitip gidersin
O dar patikalarda
Üşür gözlerinde nemlenen buğu

Yıllar geçtikçe her nefeste
Yorgun ve çaresiz
Çırpınırsın bir kuş gibi
Göğsündeki çelik kafeste

Ne varsa yiter içinde
Yare selam uçuran
Turna kuşu çığlığı yırtar kulaklarını
Kokusu rüzgara karışır
Yüreğine cemre düşer
Akşamın yakut rengi erir lâl dudaklarda
Çareler çaresizdir

Çünkü
Bütün aşklar
İlk bakışta
İntihardır
Aslında.....!