7
Yorum
9
Beğeni
5,0
Puan
1901
Okunma

KALDIRIMLAR
Sokaktayım, kimsesiz bir sokak ortasında;
Yürüyorum, arkama bakmadan yürüyorum.
Yolumun karanlığa saplanan noktasında,
Sanki beni bekleyen bir hayal görüyorum.
Kara gökler kül rengi bulutlarla kapanık;
Evlerin bacasını kolluyor yıldırımlar.
İn cin uykuda, yalnız iki yoldaş uyanık;
Biri benim, biri de serseri kaldırımlar.
İçimde damla damla bir korku birikiyor;
Sanıyorum, her sokak başını kesmiş devler...
Üstüme camlarını, hep simsiyah, dikiyor;
Gözüne mil çekilmiş bir âmâ gibi evler.
Kaldırımlar, çilekeş yalnızların annesi;
Kaldırımlar, içimde yaşamış bir insandır.
Kaldırımlar, duyulur, ses kesilince sesi;
Kaldırımlar, içimde kıvrılan bir lisandır.
Bana düşmez can vermek, yumuşak bir kucakta;
Ben bu kaldırımların emzirdiği çocuğum!
Aman, sabah olmasın, bu karanlık sokakta;
Bu karanlık sokakta bitmesin yolculuğum!
Ben gideyim, yol gitsin, ben gideyim, yol gitsin;
İki yanımdan aksın, bir sel gibi fenerler.
Tak, tak, ayak sesimi aç köpekler işitsin;
Yolumun zafer tâkı, gölgeden taş kemerler.
Ne sabahı göreyim, ne sabah görüneyim;
Gündüzler size kalsın, verin karanlıkları!
Islak bir yorgan gibi, sımsıkı bürüneyim;
Örtün, üstüme örtün, serin karanlıkları.
Uzanıverse gövdem, taşlara boydan boya;
Alsa buz gibi taşlar alnımdan bu ateşi.
Dalıp, sokaklar kadar esrarlı bir uykuya,
Ölse, kaldırımların kara sevdalı eşi..
Necip Fazıl Kısakürek
Çocuğun sokağa düşürdüğü korkudur
Islanmış bir kaldırıma doğan bebek
Ki bir yetimhane en çok o bebeklere yuvadır
Bir babanın çaresizliği kalleşse
Bir ananın anneliği sıtma tutulmasıysa
Gecenin karanlığında
Bebeğin piç olmasının bir mahsuru yoktur hayata
Nazarım da
ilk ışıkta anne kokusu yerine
Kaldırım taşına meme diye tutunuyorsa
Minicik avuçlarıyla bir bebek
Ve kıvranıyorsa nerede diye
O huzurlu sebep
Söze gerek yok / Tanrı affetsin hikâyelerimizi
Melekler sana kefil oldu
Kaldırımlar adildir
Hoş geldin
Hoş geldin bebek…
5.0
100% (7)