14
Yorum
19
Beğeni
0,0
Puan
2192
Okunma

ipeğin büyüsüne doymayan şiirler yazıp
kanatlarını açmaya kalkma güneşten
ölgün düveli kan rengi çaldı
maviye bezeniyor evren
kilimler dokuyor
besmele yüklü yeminler
yakamoz yakamoz ilkbahar
menekşe açıyor
çocuk gibi
gelmelisin;
biraz daha su toplamalı gökten
ciğerlerin üflediği en koyu kırmızı
candan özge şavkımalı toprağa
yürek mülküne resim çizmelisin
temmuzu içen sultanım
zafer meşalesi yakmalısın
birden dirilmelisin
yalın ayak tutmalısın ayın yolunu
gelmelisin;
karanlıktan ağ alınla çıkılır
boşlukta kalmamalısın sultanım
kim çalar kapısını rüzgârdan gayrı
kabrinde büyüyen gelinciğin
zulal kadar hilâl şems içre
dağlarından inmelisin semadan
bütün kirpiklerini toplamalısın
düşmeden henüz bir sözün ardına
içinde ki boşluğu bırakmalısın
mahşerin kapısına
gelmelisin;
ömrün su gibi aksın yaşamın gölgesine
gel artık boğuyor beni içre çalgılar
yüzüm eriyor evrenin aynasında
gel artık kanımı taşırıyorum
kayıyor ömrüm avuçlarımdan
gel artık ölüm şarkısı öpmeden dudaklarımdan
duymalı ve gelmelisin
sultanım.