14
Yorum
14
Beğeni
0,0
Puan
2095
Okunma

senli anılar telaşta
us’um bir ninniyi söylüyor
cihet bilmez vedaya dair
gökle yer arası tutulmuş yollar
soyundum savkımanla doldurulmuş içimi
en vurgun anıları terk ettim sana dair
hazana bırakıp yadsımaktan kurtuldum
baştan ayağa nazâ geçtim bu yüzden
yanımda unuttuğun yüzünün bir yanını
şimdi kırk urganlı yağmurlara bağladım
bulutlar söyledi ben ağladım
seni güneş saklar beni geceler bulur
çağırır hüzzam selâ yarı düş yarı ölüm
artık bütün aynalar sana dönük
uğurladım sürgüne yalnızlığımı
biteviye kınalar yaktım beklemeyi öğrendim
yâr esrimesi sağnaklardan kefen giyindim
ıtır ıtır ölüm dönerken başımda
bir yanımda durgun dalgalarıyla akdeniz
diğer yanımda alnıma sürülen şafak
bu yüzden entarimi giydirir martılar
dudağıma sürülür akyazının su köpüğü
bu vedanın bir yanı eksik bir yanı sen
kader ile süslendi kervanım hicretleri kuşandım
yalnızca senin eteklerinde mola verdim
bezirgân mutlak bir intihara çekti beni
hiç kimse kundağımdan ayıramadı
bir ışık bir parıltı istedim -yani seni-
bu veda sevdasına eski zaman olan
alnı ve omuzu dövmeli bir serseriyim
yalınayak senden giden yolları -her mevsim- gezen
cebimde ahtim uğurlanıyorum kuru parçalanmış gökyüzüne
Ey -Cananım- bu veda zor elimden tut götür beni
kalemimin ucunda büyümeden -ipek böceği-