4
Yorum
2
Beğeni
0,0
Puan
1542
Okunma

Sinirler hayli gergin; hava soğuk...buz gibi
Tefrika mikserinde karıldık desem boşa...
Kalplerde kin belirgin; bölündük karpuz gibi
Gözler şer minderinde; "yarıldık" desem boşa.
"Din" ürettik öfkeden, kini ona cüz ettik
Sevgi, dostluk, barışı değersiz, ucuz ettik
Ne haçlı ne siyonist, hata bizim, biz ettik
"Gereksiz buğuz ettik, darıldık" desem boşa.
Kor ateşken fitneyi maşasız çok elledik
Siyaseti imtiyaz, düşmanı dost belledik
Serde sermaye us’u gaflete parselledik
Yılan, çıyan be(s)ledik, "sarıldık" desem boşa.
Ardımızdan kükreyen arslan pozunda bir it
Gören göze sır değil tasması kime âit
Ne zaman haber gelse, deseler ki bir yiğit
Vurulmuş, yine şehit; "kavrulduk" desem boşa.
Bölmeye kararlıyken ülkeme baş kaldıran
Hep kardeşim çıkıyor üzerime saldıran
Sabrı katık eyledik içtiğimiz baldıran
Yok ki zaten aldıran; "yorulduk" desem boşa.
Her şehit haberinde artar sanırken tasa
Bakıyorsun neşe tam; bar, pavyon tıka basa
Öylesine hüzünlü, dertliyim ki, hülasa,
Kan emerken yarasa, "dirildik" desem boşa.
Sebepsiz değil hüzün; ağlarız derdimizden
Alevler yükseliyor güzelim Yurdumuzdan
Sadakat bekler iken doğulu merdimizden
"Ey halkım! Sırtımızdan, vurulduk" desem boşa.
Mecit Aktürk