82
Yorum
65
Beğeni
5,0
Puan
5296
Okunma

Hatırlarmısın.!
Çocukluk yıllarımızın geçtiği mahalleyi
Margrit teyzenin evinin arka bahçesindeki ağacından,
Çaldığım incirleri
Dert yanarmış komşulara yahu ben
Gözüm gibi bakıyorum incir ağacına ne zaman dalıyor bu çocuk bahçeye
Hani hatırlarmısın.!
Yanağındaki çillerle alay ederlerdi mahallenin çocukları
Çilli bum bum bum çilli bum.. diye
Döverdim onları
Severdim çünkü seni,
Büyümüştük gençliğimizin deli dolu çağıydı
Ihlamur kokan sokaklarda yürürdük seninle el elle
Annem kızardı bana oğlum gezme o,kızla oğlan çocuğu gibi derdi
Eh biraz da haklıydı sırtında hep aynı kapüşonlu parka, ayağında postal
Yürüyüşün biçimsiz memelerin belli belirsiz,
Yinede severdim seni,
Hatırladın mı? Sokağın köşesindeki bakkal Arap ihsanı
Köhne bir dükkândı raflarında fi, tarihin den kalma birkaç konserve
Dolabında birkaç kalıp peynir arkada kuytu köşede çilingir sofrası
Yalnız kalabildiğimiz tek yerdi bakkalın kuytu köşesi
Öpmek isterdim seni her seferinde naz ederdin,
Oysa yüreğini severdim senin,
Gecenin sisli koyu mavisinde,
Beyaz duvara kırmızı boyayla yazardık TEK YOL...
Meğer yolarımız ayrıymış
Sokağın başında polis arabasının silen sesi
Başlardı kovalamaca, biz seninle kaçışırdık,
Çıkmaz sokakta kıstırıldık
Seni sordum ahaliye nerede diye,
Kimi mamak da dedi kimi metris de
Çok sonra öğrendim
İltica etmişsin Paris’e
Biz içerdeyken ölmüş margrit teyze,
O,Çocuk çıksın gelsin izin vereceğim istediği kadar incir yesin
Müstakil evinin penceresinde yoldan gelene geçene biz den bahsedermiş
İkisi de çelimsiz dayanamaz onlar çelimsiz deyip durmuş
Arap ihsana yasaklamış doktoru alkolü, bende çok söyledim içme diye
Ammaan… Atın ölümü arpadan olsun derdi
Arpadan olmadı ama rampada yığıldı kaldı
Onunda belası çok konuşan karısı, yukarı camii de okundu salası
Güldürürdü bizi
Bela Melahat’ın,
Arap ihsanın gelmişine geçmişine sövmeleri
Garbis abi Tevfik amca ve diğerleri birer birer terk ettiler
Bir de sen yoktun ne tadı kaldı, mahallenin nede keyfi
Çok uzun zaman oldu seninle görüşemedik kadere bak…
Bak şu feleğin işine yıllar sonra tesadüfen karşılaştık / şanzelizede…
Benim şakaklarımda bedeli ödenmiş aklar
Sende kemoterapi den dökülmüş saçlar
Gidiyorum artık
Zamanım kısa
Döneceğim İstanbul’a aman ha habersiz bırakma beni
Bilirsin severim seni,
///
Nihayet,,,
Haberin geldi bana
Arap ihsanla koyulmuşsunuz derin bir sohbete
Margrit teyzeye söyle
Gözü gibi baksın incir ağacına…
Serhat BİNGÖL 02/03/2012 Ereğli
5.0
100% (70)