23
Yorum
10
Beğeni
5,0
Puan
2205
Okunma
Deli Gönül
Geçti şu ömrümün baharı yazı
Geride kalmıştır güz deli gönül
Bedenimde artık dinmiyor sızı
Artık görmez oldu göz deli gönül
Bir zaman danışıp fikir alanlar
Sohbetimden gıda lezzet bulanlar
Hanemde günlerce yatıp kalanlar
Dinlemez oldular söz deli gönül
Onun aşkı ile yaşıyor idim
Gönlümde her zaman taşıyor idim
Her zoru onunla aşıyor idim
Nerde o sevgi o öz deli gönül
Her zaman sesini sesime kattım
Hep gönlümü onun ile avuttum
Ölüm döşeğine uzandım yattım
Lal olmuş dilleri saz deli gönül
Kederi der gelmez derdim kaleme
Dertlerim bedeldir cümle aleme
Toplansalar bütün alim ulema
Derdimi yazmaya az deli gönül
Aşık Kederi
1949 yılında Adıyaman’ın Terman köyünde doğdu. Asıl adı Abuzer Yılmaz’dır. İlköğrenimini köyünde tamamladı.
13-14 yaşlarında köyündeki bir kıza aşık olduktan sonra bağlama çalmaya ve türkü söylemeye başladı. Aynı dönemde köyünden ayrılarak Adana’ya göçtü. Burada Aşık Haydar Aslan aracılığıyla birçok yeni şey öğrendi ve geleneğe ilişkin bilgisini pekiştirdi. Bundan dolayı da onu ustası olarak kabul etmektedir.
Önceleri ağırlıkla usta malı türküler söyleyen Aşık Kederi, daha sonra kendi türkülerine ağırlık vermeye başladı. Mahlasını da yaşamına uyduğu düşüncesiyle kendisi buldu.
Şiirlerinde başta ayrılık, özlem, sevda olmak üzere hemen her konuyu işlemektedir.
Şiirleri çeşitli gazete, dergi ve araştırmalarda yeralan Kederi, özellikle Çukurova’da birçok etkinliğe katıldı.
Aşık Kederi’ye ilişkin Güngör Selçuk tarafından hazırlanan »Aşık Kederi, Hayatı-Şiirleri« (1999) adlı bir araştırma yapıldı.
Ayrıca asıl adı Turan Çelikel olan Pazarcıklı bir Aşık Kederi daha bulunmaktadır
KAYNAK:© BeKa Sitesi
)(-)(-)(-BUĞULU CAMLARA YAZDIM ADINI-)(-)(-)(-373-)(-)(-)(
Neler gördün ne yaşadın de hele
Şunları sırala yaz deli gönül
Bülbül gibi aşık m’oldun bir güle
Bu sevdadan geç, vaz deli gönül
Güzeli bakışı çok güzel amma
Sever mi sevmez mi inan muamma
Şu deli yürekten hiç medet umma
Ediyor şu sinem cız deli gönül
Sevdayı yaşarım sevgi solurum
Ben ki o canan’a kurban olurum
İflah olmaz tutulursam bilirim
Verme hiç boşuna gaz deli gönül
Yeterki sevelim aranmaz güven
Peşinden kalınmaz olunur revan
Bir çift kara göze bağlanır seven
Gelde bu sırrı sen çöz deli gönül
Yeter ki bir sevsin sözden de almaz
Nasihati bilmez iflah da olmaz
Akıl nefse uyar başka şey bilmez
Aşk ta da çekilir naz deli gönül
Öğün deli gönül kendinle öğün
Hastalığı hüzün,inan her çağın
Canan’ım dediğin terk ettiği gün
Tutar göz yaşların buz deli gönül
Sevenler aşk için düşerler dile
Özlem hasret gelir çekerler çile
Lüzumsuz mızrabın vurunca tele
Bak nasıl haykırır saz deli gönül
Sadık Dağdeviren
Aşık Lüzumsuz
5.0
100% (20)