Uyanarak çar nâçar bir doğum sabahında
An be an dokunuruz zamanın tezgâhında

Öğütülür ömürler zaman değirmeninde
Eğrilir çile çile dur bilmez kirmeninde

Zaman deli küheylan, zaman bir deli ırmak
Ve amansız kasırga; ne mümkün karşı durmak

Ömür zamana tutsak, hayat zamana köle
İnsan erir zamanla tükenir bile bile

Zamanın raksı bitmez ve tükenmez çilesi
Zaman pisti terk etmez, her an bulunur eşi

Kimi zaman işkence, kimi zaman bir ateş
Yakar yok eder zaman, yürek yangınına eş

Bazen bir ince sızı, gece gündüz tükenmez
Kimi zaman bilmece, çözülmek nedir bilmez

Zaman bir maktuldür ki; katilinin katili
Zaman ecel her şeye, her şey onun eceli

Kapılıp efsununa unutanlar zamanı
Bir zaman tünelinde kaybedecekler canı

Zaman bir miras gibi hesapsız harcanır da
Bitiverir ansızın, eyvah kalır sonunda

Yusuf zaman katili, zaman Yusuf’a makber
Zaman ecel peşinde, zamansız gelir ecel.