ateşten gülleri yıkarken su gün yavaşlar çırpınan kanatlarında solarken tenin badem ağacının gölgesinde kirpik ucunun şebneminde uzayan yoldur gökyüzü
ecel tırmanırken göğsündeki patikaya vurulur kalbimin nişangâhı ürperen tenimdeyse gölge fısıltıları ve gece karanlık... ay delirmiş toprak soğuk serçeler ölü...
mavi bir çiçeğin dudağında uyurken şehir sarı hüzünleri döküp eteğime... gitmesen olmaz mı?
Şiirime güzel sesiyle ve muhteşem yorumuyla can katan Sevgili Arkadaşım BENSENO’ya ve güzel yüreğine sonsuz teşekkürler ederim..Her daim Sevgilerimle..Saygılar........
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Değerli Şairem!Bu güzel şiiri bir kez değil birkaç kez okudum.Serbest şiir yazanlara bu şiiri çok daha fazla okumalarını tavsiye ederim.Ayşe hanım!Söz diziminde kullandığınız imgeler benzetmeler ve eşşsiz buluşlar,bu dizelere en güzel ruhu vermiş ancak büyük şair AHMET HAŞİM'in dizelerinde bu güzelliklere rastlanır.Sizi ayakta alkışlıyorum.Bu şiir sıradan bir şiir değil.Sizi yürekten kutlar sevgi ve saygılarımı sunarım.
DEĞERLİ HOCAM hoş geldiniz... sizi görmek ne güzel....ne kadar mutlu oldum bilemezsiniz.....çoktandır yoktunuz.. ...umarım daha sık bizimle olursunuz..... lbeğeniniz benim içinse onurdur... ...çok çok teşekkür ederim...yüce gönlünüzün güzelliğine ise saygım sevgim hep sonsuzdur........hürmetlerimle....
DEĞERLİ HOCAM hoş geldiniz... sizi görmek ne güzel....ne kadar mutlu oldum bilemezsiniz.....çoktandır yoktunuz.. ...umarım daha sık bizimle olursunuz..... lbeğeniniz benim içinse onurdur... ...çok çok teşekkür ederim...yüce gönlünüzün güzelliğine ise saygım sevgim hep sonsuzdur........hürmetlerimle....
ateşten gülleri yıkarken su gün yavaşlar çırpınan kanatlarında solarken tenin badem ağacının gölgesinde kirpik ucunun şebneminde uzayan yoldur gökyüzü
ecel tırmanırken göğsündeki patikaya vurulur kalbimin nişangâhı ürperen tenimdeyse gölge fısıltıları ve gece karanlık... ay delirmiş toprak soğuk serçeler ölü...
mavi bir çiçeğin dudağında uyurken şehir sarı hüzünleri döküp eteğime... gitmesen olmaz mı?
ölüm her yerde...
ayşe uçar 14 /02 /2012
Saygıdeğer Ayşe hocam, yüreğinize sağlık güzel bir şiir, daim saygımla.......
ecel tırmanırken göğsündeki patikaya vurulur kalbimin nişangâhı ürperen tenimdeyse gölge fısıltıları ve gece karanlık... ay delirmiş toprak soğuk serçeler ölü...
mavi bir çiçeğin dudağında uyurken şehir sarı hüzünleri döküp eteğime... gitmesen olmaz mı?
Ölüm,kaçınılmaz gerçek.Kaçınılmaz olgular özünde sıradan olgulardır.Çünkü ölüme karşı insanların ellerinden bir şey gelmez. Yaşam öyle mi ama?. Ölüme inat,kendine dayatılana inat, var olma kavgası vardır. Hele seçilen yaşam şekli:onurlu bir yaşam tarzıysa..İşte o zaman yaşam da,ölüm de anlam kazanır. Onurlu bir yaşamla verilen son nefes,easında ölümü,öldüren sonsuzluk iksiridir. İç aydınlığı ile,yaşam sevincinizi kucaklamanız dileği ile...Saygılarımla
Kutlarım Sayın UÇAR, Teşekkürler... Şaban Bey'in yorumunu da okudum dikkatle... Ateşten Güller .... Ölüm her yerde .... Bunlar neden birisine ait olsun.. Sıradan sözler bunlar... Ben de bir şiirimde kullanabilirim... Orijinal bir söylem değil yani.. " Lambada tireyen alev üşüyor " deseniz A.Karakoç'a ait deriz.. Sizin ve bizim bilmediğimiz belki yüzlerce kişi kullanmıştır bunu... Bunları intihal olarak değerlendirmek bence doğru değil. Bunları sizi aklamak adına söylemiyorum, böyle bir şey hakkım ve haddim değil.. Sadece benim görüşüm.. .......... " ecel tırmanırken göğsündeki patikaya vurulur kalbimin nişangâhı " .......... Selamlar... GÖZÜNE ACI YAŞ DEĞMESİN...
"Ateşten Güller .... Ölüm her yerde .... Bunlar neden birisine ait olsun.. Sıradan sözler bunlar... Ben de bir şiirimde kullanabilirim... Orijinal bir söylem değil yani.. " Lambada tireyen alev üşüyor " deseniz A.Karakoç'a ait deriz.. Sizin ve bizim bilmediğimiz belki yüzlerce kişi kullanmıştır bunu..."
çok teşekkür ederim hocam değerl yorumunuza...benimde söylemek istediğim buydu zaten....her dam sevgim saygımla...hürmetler..
"Ateşten Güller .... Ölüm her yerde .... Bunlar neden birisine ait olsun.. Sıradan sözler bunlar... Ben de bir şiirimde kullanabilirim... Orijinal bir söylem değil yani.. " Lambada tireyen alev üşüyor " deseniz A.Karakoç'a ait deriz.. Sizin ve bizim bilmediğimiz belki yüzlerce kişi kullanmıştır bunu..."
çok teşekkür ederim hocam değerl yorumunuza...benimde söylemek istediğim buydu zaten....her dam sevgim saygımla...hürmetler..
Güzel bir şiir okudum. Samimiyetle söylemek istediğim bir husus giderek şiir yazmanın daha da zorlaştığıdır. Keza sanal alemde de olsa yazımlanmış güzel bir söylem hızla herkesin malı oluyor. Dolayısıyla bana ait diye düşündüğünüz bazı ifadeler daha önce çok sayıda kişi tarafından şu ya da bu biçimde kullanılmış oluyor. Bunu ilk söyleyen olmak elbette güzel.
Örneğin; ''ölüm her yerde'' bakınız:http://www.netizle.tv/video/27183/goz-yaslarinizi-tutamayacaksiniz-olum-her-yerde ateşten güller'ise google arama motoruyla tarasanız çok değişik sitede şiirlerde ya da işletme ünvanı olarak kullanıldığını göreceksiniz. Bu imgeyi ilk kez sanırım Gülpanya adlı şiirimde 2000 yılında ben kullandığım için kendimi şanslı saymalıyım. Bakınız: Güneşin güneşe değdiği gün ateşten güller toplarım darmadağın gözüm akar gözünden, canlanır armağanın // GÜLPANYA: http://www.edebiyatdefteri.com/siir/89656/gulpanya Şaban AKTAŞ 24.11.2000-12.03.2002 ... Kullanılmış özgün imgeleri kullanmak kullanan için dezavantaj, ilk yazan için ise onur duyulacak bir avantajdır her zaman. İşte zamanın büyük delikli kalburundan elenmemek için, şairler safında yer alması gerekliyse ÖZGÜN İMGELER yaratmalıdır kalemler... Yoksa mutlaka kullanılmaısı gerekli ise, başkalarının yazdıklarını ''.....'' tırnak içine almak şairin ve şiirin değerini ve onurunu düşürmez bilâkis yükseltir...Ve mutlaka şiirin onurunun korunması gerektiğine inananlardanım.
Sanırım beni yanlış anlamazsınız. Emeğinize saygıyla kutlarım şiirinizi...
Şaban Aktaş tarafından 2/17/2012 12:45:24 PM zamanında düzenlenmiştir.
Ayşe hanım analyışınız için ben de teşekkür ederim. Sizi hiç üzmek istemiyorum. Bunu öncelikle kabul buyurunuz. Verdiğiniz linklerin hepsine baktım; bir tanesi 2008 yılında. Diğerleri 2010 ve 2011 yıllarında yayına girmiş.
Benim Gülpanya adlı şiirim 19 Şubat 2008 başında Edebiyat defteri.com sitesinde yayınlanmış(http://www.edebiyatdefteri.com/siir/89656/gulpanya) , ayrıca Edebiyat Defteri Anahtar yıllığında 2011 de de yayınlanmış; fakat daha öncesi var; bu şiirim 2003 yılında Adana'da yayınlanan AYKIRI SANAT DERGİSİNDE yayınlandı.Hatta ben KIRIK PENÇE ADLI şiirimle bu dergini 2003 yılında şiir ödülünü aldım. Aynı şeyleri söylüyoruz aslında biraz da. Yayınlanma tarihindeki öncelik esastır...Benim gerçekliğim deşu ki ben başkasından almadım bu imgeyi. Yüreğimde derin izeri olduğu için çok iyi anımsadığım bir imge bu...
yanlışlıkla bastım...yarım kaldı söyleyeceklerim...bende size darılmadım.....sizin gibi buradaki tüm dostlar gibi...bende şiire gönül vermiş biriyim...bir yerlere gelmek için hırsla yazmıyorum....sadece gönlümden geldiğince kendi tarzımda yazmaya duygularımı hayallerimi sözcüklerle kanatlandırıp uçurmaya çalışıyorum.......bundan sonraki yorumunuza cevap vermeyeceğim.....gereksiz polemiklerle birbirimizi incitmenn alemi yok.....okuyan yorumlayan dostların takdirine bırakıyorum......bundan sonrasını...size de başarılar diliyorum...bol imgeli nice güzel şiirlerde ...saygımla...
Şaban bey...öncelikle yine teşekkür ederim.....yaptığınız açıklamalar özel duygularınızdan bahsettiğiniz için...yalnız sizin hala ben bunu hissettim ve bu imge bana ait benden doğdu diyorsanız..sizi yine de anlayamayacağım...çünkü bu çok kullanılan sözlerden... imgelerden biri... şimdi google tıklayın bir sürü şiirde yazıda kullanıldığını göreceksiniz.....örnekler:
demek ki..birçok insan sizin şiirinizden esinlenmiş bu imgeyi alıp kullanmışlar...böyle bir durumda takdire şayansanız...ne diyebilirim...
hiçbir imge gökten zembille inmiyor demişsiniz...bende size diyorum ki...şiirlerde öyle.....ki çoğu kurgu değil.....yazarken içinizde kanayan yeri okşayacak sözlerle imgelerle yazarsınız.....şu imgeyi illaki buraya koyayım diye uğraşmazsınız...o ruhunuzdan akar gider...zaten..ki...bu şiirde benim kanayan bir yaramdan doğdu.....hiç şu imge bu sözcük diye düşünürekten yazılmadı...ki öyle yazılan şiirler genelde kurgu olur..... ...
Ayşe hanım; bir imgenin ortaya çıkışı, onun şairin yüreğinde önce hissedilebilmesi gerekir. Bunun insan zihninde bir oluşum süreci vardır ve ''şairin şiiri yaşantısına dahildir.''
Bir önceki şiirinizde de( -gecenin yorganı-) ve daha önceki şiirlerinizde benzer türden kullanımlarınıza rastladım, üstünde durmadım.
Demek istiyorum ki ''ateşten güller'' imgesi hiç de kolay bir söylem değil ve bende bunun ortaya çıkışı yaşadığım bir gerçeğin yansımasıdır; keza üç gün süren bir yolculuk boyunca yanımda seyahat eden bir bayan arkadaşımın elinde kâğıttan yapılmış, yapma beyaz bir gülü, tenine kullandığı parfümü sıkarak yolculuğun sonunda bana sunması ile oluşan bir duygu fırtınasının aşka dönüşmesinni ifadesidir bu imge. Aslında hiç açıklamam gerekmezdi, zorunlu kıldınız...Böylesi bir durumda, patent matent diye sorgulamak çözüm değil, ilk kim yazdıysa patent onundur. şimdi birisi kalkıyor ''hüznün başkenti'' diyor, öteki aşkın başkenti diyor, kim ne şekilde söylerse söylesin bu iki imge aynı şaire ait bir söylemdir. Bende buimgenin oluşum sürecini etkileyen bir diğer besleyici faktör; kardeşimin turistlere sattığımız çinilerin içinde GÜRAL PORSELEN firmasının tanıtım reklamı olan ''Ateşte açan çiçekler! söylemi olduğunu itiraf etmeliyim. Dolayısıyla hiçbir imge gökten zembille inmiyo mutlaka bir oluşum ve düşünme sürecini ürünüdür, bir emek araştırma ürünüdür. Ancak ''Ben de başka şairleri ve şiirlerini araştırdım emek verdim, onlar böyle yazmış demek safdilliğine de hiçbir şarin düşeceğini sanmıyorum(!)
Yalnız şunu karıştırmamak gerekir, ''metafofik algılama'' biçiminde aynı koşulları yaşayan insanlar, aynı kültürün potasında yoğrulan insanlar, aynı olaylar karşısında benzer şeyler düşünebilir. Fakat yine de kullanılış özgünlüğü vardır ve nüansları kullanıldığı biçime göre faklıdır. Bunları bilerek yazdım yazdıklarımı.
Burada şiirin çarpıcı bir özelliği insanın bilinçaltında çok kolay yer edebilme özelliğidir. Yazan kişi bilincinde olmadan da yazabilmekte bu tür söylemleri...
Fakat dünyayı ısıtan ve aydınlatan güneştir, bu gerçeği değiştrmeye kimsenin gücü yetmez; ancak yeni güneşler yaratmak gerekir, ya da yeni ve ve daha güçlü enerji kaynakları keşfetmek gerekir.
Edebiyat dünyasında kabul gören anlayış budur. Siz farklı düşünüyor olabilirsiniz. Ben size darılmadım siz de darılmayınız lütfen...Saygılar...
Yalnız şunun da altını çizeyim; benzer durumda pek çok kişiye rastladım, yalnızca sizde değil...
öncelikle çok teşekkür ederim.....Şaban bey...... yalnız sizi anlayamadım.....sizin dediğiniz...yere girdim...orda birçok filmden alınan görüntüler,gerçek hayattaki kazalardan alınan görüntüler var ve klip haline getirilmiş ve Metallica grubunun - Nothing Else Matters sarkısı eşliğinde sunulmuş...Herkes görsün diye şiire ekliyecektim ama calışmadı burda..Zaten siz google girip "ölüm her yerde" cümlesini yazarak arama yapmışsınız ve hemende sanki ben bunu alıntı yapmışım gibi burda da beni eleştiriyorsunuz...Bu cümle hangi filozofa ait,hangi şaire ait bana belgeli olarak söylermisiniz?Niçin tırnak içine alıcam anlayamadım?Bu herkesin bildiği,herkesin kullandığı sıradan bir cümle... "Ateşten güller" imgesine gelince şiirinizden örnek vermişsiniz 2000 yılında---Sizden önce bu imgeyi hiç kimsenin kullanmadığını nasıl ispatlayacaksınız?Patentimi var size ait?Yüzyıllardır insanlar şiirler yazıyor,siz nasıl bu şekilde ilk ben kullandım,o bana ait bir imge demeye cesaret edebiliyorsunuz...Hayretler içinde kaldım;ateşten güller,ateşten gömlek,ateşten kelebekler,ateşten tokmak,ateşten inciler...vs istedikten sonra insan ateşten kelimesiyle binlerce imge üretebilir...Yani siz bu imgeyi öyle bir sahiplenmişsiniz ki sanki sizden başka kimsenin aklına gelemez..Siz farklı kullanırsınız,bir başkası farklı bir şekilde kullanır..Sizin şiirinizdeki cümleyle benim ki aynısı mı bir bakın bakalım...Ki ben sizin son bir iki şiirinizi okudum.Ayrıca kimsenin kelime dağarcığına,kimsenin imgesine ihtiyacım yok.İstediğimde ben milyonlarca imge üretebilecek zekaya,birikime sahibim.Onun için eleştirilerinizi önce düşünün ve tartın,daha sonra eleştirin lütfen.Aslında her türlü eleştiriye açığım fakat haksız bir ithamada son derece karşıyım......Saygımla
Ayşe hanım analyışınız için ben de teşekkür ederim. Sizi hiç üzmek istemiyorum. Bunu öncelikle kabul buyurunuz. Verdiğiniz linklerin hepsine baktım; bir tanesi 2008 yılında. Diğerleri 2010 ve 2011 yıllarında yayına girmiş.
Benim Gülpanya adlı şiirim 19 Şubat 2008 başında Edebiyat defteri.com sitesinde yayınlanmış(http://www.edebiyatdefteri.com/siir/89656/gulpanya) , ayrıca Edebiyat Defteri Anahtar yıllığında 2011 de de yayınlanmış; fakat daha öncesi var; bu şiirim 2003 yılında Adana'da yayınlanan AYKIRI SANAT DERGİSİNDE yayınlandı.Hatta ben KIRIK PENÇE ADLI şiirimle bu dergini 2003 yılında şiir ödülünü aldım. Aynı şeyleri söylüyoruz aslında biraz da. Yayınlanma tarihindeki öncelik esastır...Benim gerçekliğim deşu ki ben başkasından almadım bu imgeyi. Yüreğimde derin izeri olduğu için çok iyi anımsadığım bir imge bu...
yanlışlıkla bastım...yarım kaldı söyleyeceklerim...bende size darılmadım.....sizin gibi buradaki tüm dostlar gibi...bende şiire gönül vermiş biriyim...bir yerlere gelmek için hırsla yazmıyorum....sadece gönlümden geldiğince kendi tarzımda yazmaya duygularımı hayallerimi sözcüklerle kanatlandırıp uçurmaya çalışıyorum.......bundan sonraki yorumunuza cevap vermeyeceğim.....gereksiz polemiklerle birbirimizi incitmenn alemi yok.....okuyan yorumlayan dostların takdirine bırakıyorum......bundan sonrasını...size de başarılar diliyorum...bol imgeli nice güzel şiirlerde ...saygımla...
Şaban bey...öncelikle yine teşekkür ederim.....yaptığınız açıklamalar özel duygularınızdan bahsettiğiniz için...yalnız sizin hala ben bunu hissettim ve bu imge bana ait benden doğdu diyorsanız..sizi yine de anlayamayacağım...çünkü bu çok kullanılan sözlerden... imgelerden biri... şimdi google tıklayın bir sürü şiirde yazıda kullanıldığını göreceksiniz.....örnekler:
demek ki..birçok insan sizin şiirinizden esinlenmiş bu imgeyi alıp kullanmışlar...böyle bir durumda takdire şayansanız...ne diyebilirim...
hiçbir imge gökten zembille inmiyor demişsiniz...bende size diyorum ki...şiirlerde öyle.....ki çoğu kurgu değil.....yazarken içinizde kanayan yeri okşayacak sözlerle imgelerle yazarsınız.....şu imgeyi illaki buraya koyayım diye uğraşmazsınız...o ruhunuzdan akar gider...zaten..ki...bu şiirde benim kanayan bir yaramdan doğdu.....hiç şu imge bu sözcük diye düşünürekten yazılmadı...ki öyle yazılan şiirler genelde kurgu olur..... ...
Ayşe hanım; bir imgenin ortaya çıkışı, onun şairin yüreğinde önce hissedilebilmesi gerekir. Bunun insan zihninde bir oluşum süreci vardır ve ''şairin şiiri yaşantısına dahildir.''
Bir önceki şiirinizde de( -gecenin yorganı-) ve daha önceki şiirlerinizde benzer türden kullanımlarınıza rastladım, üstünde durmadım.
Demek istiyorum ki ''ateşten güller'' imgesi hiç de kolay bir söylem değil ve bende bunun ortaya çıkışı yaşadığım bir gerçeğin yansımasıdır; keza üç gün süren bir yolculuk boyunca yanımda seyahat eden bir bayan arkadaşımın elinde kâğıttan yapılmış, yapma beyaz bir gülü, tenine kullandığı parfümü sıkarak yolculuğun sonunda bana sunması ile oluşan bir duygu fırtınasının aşka dönüşmesinni ifadesidir bu imge. Aslında hiç açıklamam gerekmezdi, zorunlu kıldınız...Böylesi bir durumda, patent matent diye sorgulamak çözüm değil, ilk kim yazdıysa patent onundur. şimdi birisi kalkıyor ''hüznün başkenti'' diyor, öteki aşkın başkenti diyor, kim ne şekilde söylerse söylesin bu iki imge aynı şaire ait bir söylemdir. Bende buimgenin oluşum sürecini etkileyen bir diğer besleyici faktör; kardeşimin turistlere sattığımız çinilerin içinde GÜRAL PORSELEN firmasının tanıtım reklamı olan ''Ateşte açan çiçekler! söylemi olduğunu itiraf etmeliyim. Dolayısıyla hiçbir imge gökten zembille inmiyo mutlaka bir oluşum ve düşünme sürecini ürünüdür, bir emek araştırma ürünüdür. Ancak ''Ben de başka şairleri ve şiirlerini araştırdım emek verdim, onlar böyle yazmış demek safdilliğine de hiçbir şarin düşeceğini sanmıyorum(!)
Yalnız şunu karıştırmamak gerekir, ''metafofik algılama'' biçiminde aynı koşulları yaşayan insanlar, aynı kültürün potasında yoğrulan insanlar, aynı olaylar karşısında benzer şeyler düşünebilir. Fakat yine de kullanılış özgünlüğü vardır ve nüansları kullanıldığı biçime göre faklıdır. Bunları bilerek yazdım yazdıklarımı.
Burada şiirin çarpıcı bir özelliği insanın bilinçaltında çok kolay yer edebilme özelliğidir. Yazan kişi bilincinde olmadan da yazabilmekte bu tür söylemleri...
Fakat dünyayı ısıtan ve aydınlatan güneştir, bu gerçeği değiştrmeye kimsenin gücü yetmez; ancak yeni güneşler yaratmak gerekir, ya da yeni ve ve daha güçlü enerji kaynakları keşfetmek gerekir.
Edebiyat dünyasında kabul gören anlayış budur. Siz farklı düşünüyor olabilirsiniz. Ben size darılmadım siz de darılmayınız lütfen...Saygılar...
Yalnız şunun da altını çizeyim; benzer durumda pek çok kişiye rastladım, yalnızca sizde değil...
öncelikle çok teşekkür ederim.....Şaban bey...... yalnız sizi anlayamadım.....sizin dediğiniz...yere girdim...orda birçok filmden alınan görüntüler,gerçek hayattaki kazalardan alınan görüntüler var ve klip haline getirilmiş ve Metallica grubunun - Nothing Else Matters sarkısı eşliğinde sunulmuş...Herkes görsün diye şiire ekliyecektim ama calışmadı burda..Zaten siz google girip "ölüm her yerde" cümlesini yazarak arama yapmışsınız ve hemende sanki ben bunu alıntı yapmışım gibi burda da beni eleştiriyorsunuz...Bu cümle hangi filozofa ait,hangi şaire ait bana belgeli olarak söylermisiniz?Niçin tırnak içine alıcam anlayamadım?Bu herkesin bildiği,herkesin kullandığı sıradan bir cümle... "Ateşten güller" imgesine gelince şiirinizden örnek vermişsiniz 2000 yılında---Sizden önce bu imgeyi hiç kimsenin kullanmadığını nasıl ispatlayacaksınız?Patentimi var size ait?Yüzyıllardır insanlar şiirler yazıyor,siz nasıl bu şekilde ilk ben kullandım,o bana ait bir imge demeye cesaret edebiliyorsunuz...Hayretler içinde kaldım;ateşten güller,ateşten gömlek,ateşten kelebekler,ateşten tokmak,ateşten inciler...vs istedikten sonra insan ateşten kelimesiyle binlerce imge üretebilir...Yani siz bu imgeyi öyle bir sahiplenmişsiniz ki sanki sizden başka kimsenin aklına gelemez..Siz farklı kullanırsınız,bir başkası farklı bir şekilde kullanır..Sizin şiirinizdeki cümleyle benim ki aynısı mı bir bakın bakalım...Ki ben sizin son bir iki şiirinizi okudum.Ayrıca kimsenin kelime dağarcığına,kimsenin imgesine ihtiyacım yok.İstediğimde ben milyonlarca imge üretebilecek zekaya,birikime sahibim.Onun için eleştirilerinizi önce düşünün ve tartın,daha sonra eleştirin lütfen.Aslında her türlü eleştiriye açığım fakat haksız bir ithamada son derece karşıyım......Saygımla
ateşten gülleri yıkarken su gün yavaşlar çırpınan kanatlarında solarken tenin badem ağacının gölgesinde kirpik ucunun şebneminde uzayan yoldur gökyüzü
Serbest dizelerin Usta kalemi sevgili şairemi candan tebrik ediyor nice nice gün başarıları diliyorum.her daim olduğu gibi hüzün versede çok güzel dizeler.sevgimle.
ecel tırmanırken göğsündeki patikaya vurulur kalbimin nişangâhı ürperen tenimdeyse gölge fısıltıları ve gece karanlık... ay delirmiş toprak soğuk serçeler ölü...
mavi bir çiçeğin dudağında uyurken şehir sarı hüzünleri döküp eteğime... gitmesen olmaz mı?
ölüm her yerde...
...flycan57
kutlarım bu satırları arşınlayan duygu dolu yüreğini
ateşten gülleri yıkarken su gün yavaşlar çırpınan kanatlarında solarken tenin badem ağacının gölgesinde kirpik ucunun şebneminde uzayan yoldur gökyüzü
ecel tırmanırken göğsündeki patikaya vurulur kalbimin nişangâhı ürperen tenimdeyse gölge fısıltıları ve gece karanlık... ay delirmiş toprak soğuk serçeler ölü...
mavi bir çiçeğin dudağında uyurken şehir sarı hüzünleri döküp eteğime... gitmesen olmaz mı?
ölüm her yerde...
ölümü hiç unutmasa bu insanlar dünyada kötü şeyler olmaz çünkü kimseye birsey kalmıyor yüregine saglık çok anlamlı bir şiir okudum kutluyorum şaire dost
ecel tırmanırken göğsündeki patikaya vurulur kalbimin nişangâhı ürperen tenimdeyse gölge fısıltıları ve gece karanlık... ay delirmiş toprak soğuk serçeler ölü...
Evet,ölüm her yerde.Bunu hiç unutmamalı tüm insanlar.Yine çok güzeldi,kutlarım yüreğinizi şairem.Sevgimle.
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.
Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.